Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği

HABER VİDEOSUNU İZLEMEK İÇİN TIKLAYINIZ

HABER FOTOĞRAFLARINI İNDİRMEK İÇİN TIKLAYINIZ

TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu'nun evsahipliğinde gerçekleşecek toplantıya, Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Malezya Başbakanı Dato' Seri Mohd Najib Tun Abdul Razak, Malezya Uluslararası Ticaret ve Sanayi Bakanı Dato 'Sri Mustapa Mohamed,  Dışişleri Bakanı Dato 'Sri Anifah Hj. Aman, Perak Başkanı Dato 'Seri Diraja Dr Zambry bin Abdul Kadir ve DEİK Türk - Malezya İş Konseyi Başkanı Nail Kurt katıldı.

TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu konuşmasında iki ülke ilişkilerinin gelişim sürecine işaret etti. Dünyada ekonomik akımların yön değiştirdiğine değinen Hisarcıklıoğlu,  “Artık gelişmiş ülkeler gelişmekte olan ülkelere mal satamıyor ve satamayacaklar da. Türkiye ve Malezya'nın da içinde olduğu yükselen pazarlar dünyada hak ettikleri yeri alacaklardır. Yarınları bugünden planlamak lazım. Avantajlarımızı ekonomik işbirliğimizin temeli haline getirelim. İkili ticaret hacmimizi artıracak en önemli mekanizmalardan biri Serbest Ticaret Anlaşmasıdır. Bugün, Malezya ile Türkiye arasında, müzakereleri sonra eren Serbest Ticaret Anlaşması imzalanacak. STA’nın yürürlüğe girmesi bu anlamda müthiş bir başlangıç olacaktır. Dikkat edin, başlangıç diyorum, çünkü bizim Malezya ile ilgili hedeflerimiz bunun çok daha ötesinde.

Yine bugün Vizelerin Karşılıklı Olarak Kaldırılmasına Dair Anlaşma imzalanacak. Böylece, kardeşlik hukukunun gereğini yerine getirmiş olacağız. Bundan sonra kardeş kardeşin evine vize alarak değil, selam vererek girecek” diye konuştu.

-THY günlük seferlere başlayacak

Bu gelişmelere paralel olarak, THY 2014 yılı itibariyle İstanbul ve Kuala Lumpur arasında haftada dört sefer yapma kararı aldığını hatırlatan Hisarcıklıoğlu, kısa bir süre sonra THY’nin günlük seferlere başlamasının da planlandığını anlattı.

Başbakan Erdoğan’ın Malezya ziyaretinde 5 milyar dolar ticaret hacminin hedef olarak konulduğunu ifade eden Hisarcıklıoğlu “Biz de TOBB olarak elimizi taşın altına koyduk. Başbakanımızın Ocak ayındaki Malezya ziyaretinden önemli bir çıktıyla geri geldim. Malezya’nın önde gelen think-tank kuruluşlarından olan ve aynı zamanda Türk-Malezya İş Konseyimizin de karşı kanat sekretaryasını yürüten Asya Strateji ve Liderlik Enstitüsü ile Birliğimiz arasında bir Mutabakat Zaptı imzalandı. Şimdi, ikili ilişkilerde ön plana çıkan sektörlerde işbirliğini artırmaya yönelik bir etki analizi çalışması yapacağız” dedi.

TOBB Başkanı şunları söyledi: “Mevcut potansiyeli tespit ettikten sonra, bu sektörlerde yoğunlaşmış Tedarikçiler Konferansı, Yatırım Forumu, Yuvarlak Masa Toplantıları ile ilişkilerimize yön ve hız vereceğiz. Önümüzdeki süreçte hızlı ve çok somut adımlar atacağız. Malezya ile Türkiye’yi kardeşliğin ötesine taşıyarak gerçek birer stratejik ortak yapacağız. Ticareti 5 milyar dolardan daha yukarıya taşıyacağız. Bakın, bu çalışma yemeği de bir adımdır. Bugün burada bir araya gelen özel sektör temsilcilerimiz büyük işlere imza atacaklar. Ülkelerimiz arasındaki ilişkilerin gelişimine katkı sağlayacaklardır.

-İki ülkenin ekonomik yapıları benziyor

Malezya ve Türkiye’nin Asya ve Avrupa coğrafyalarında ekonomik yapıları birbirine benzeyen, küresel siyasette aynı ittifak içinde yer alan, aynı inancı paylaşan ve zenginleşme noktasında benzer hedefleri olan iki ülke olduğunu belirten Hisarcıklıoğlu, “D-8, İslam İşbirliği Teşkilatı içinde birlikteyiz. Dünyanın yükselen pazarları içinde de beraberiz” dedi.

İki ülkenin pek çok alanda birbirine çok benzediğini bildiren Hisarcıklıoğlu şunları söyledi: “Malezyalı dostlarımızla çok kolay anlaşıyoruz. Somut projeler söz konusu olduğunda aynı dili konuşuyor hızlı ilerliyoruz. Diplomatik ilişkilerimizin tarihi 50 yılı aştı. Ticari ilişkilerimiz çok daha eskiye dayanıyor. Bu köklü tarihe rağmen ekonomik ilişkilerimizin boyutu iki tarafı da memnun etmiyor.

Bakın ülkelerimizin milli gelir toplamı 1 trilyonun üzerinde. Dış ticaret hacimlerimizin toplamı 840 milyar doların üzerinde. Buna rağmen iki ülkenin kendi arasındaki ticaret hacmi sadece 1 milyar 500 milyon dolar. Yani toplam ticaretimizin sadece binde 1,5’ini birbirimizle yapıyoruz. Türkiye’nin ve Malezya’nın hızla dünyaya açıldığı bu dönemde gerçekten çok komik bir rakam.

Ben sorunun coğrafi uzaklıkta olduğunu düşünmüyorum. Malezya’nın ABD ile yaptığı ticaret mesafelerin önemsizliğini net şekilde gösteriyor. Her iki ülkenin de son derece önemli lojistik avantajları var. Malezya’nın Asya Pasifik ülkeleri arasında çok önemli bir yeri vardır. Türkiye ise Asya ile Avrupa'yı birbirine bağlamaktadır.

Ülkelerimizin konumları, işbirliği için büyük imkânlar sağlıyor. Türkiye, dünyanın en büyük ekonomik bütünleşme modeli olan AB ile Gümrük Birliği ilişkisi içinde. Ortadoğu, Orta Asya ve Afrika pazarlarına açılmak için doğal bir üs gibiyiz. Tüm bu bölgenin ortasındaki en büyük sanayi ülkesi ve en büyük sanayi ihracatçısıyız.”

-Büyük fırsatlar var

Türkiye’nin, Malezya için bölge pazarlarına giriş kapısı olduğuna vurgu yapan Hisarcıklıoğlu, aynı şekilde, Malezya ASEAN piyasası için Türk girişimcilere büyük fırsatlar sunulduğunu anlattı. Hisarcıklıoğlu, “Peki biz neden bunları avantaja çeviremiyoruz? Çünkü birbirimizi yeterince tanımıyoruz. Biz Türk iş dünyası olarak bu avantajları artık çok daha ciddi şekilde değerlendirmek istiyoruz. Bu konuda kararlıyız” diye konuştu.

- Başbakan Yardımcısı Babacan

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan ise konuşmasında, Türkiye-Malezya Serbest Ticaret Anlaşmasını (STA) bu akşam itibarıyla imzalayacak olmanın gururunu yaşadıklarını belirterek, "Bu iki kapı ülkenin birbiriyle daha yoğun iş yapması kazan kazan sonuçlarını oluşturacaktır ve hem Malezya hem Türk iş dünyası için de eşsiz fırsatlar sunacaktır" dedi.

Türkiye ve Malezya'nın ekonomik büyümede yükselen ülkeler arasında bulunduğunu ifade eden Babacan, bu anlaşmanın iki ülke arasındaki ticaretin ve yatırımların ilerlemesi için çok önemli bir altyapı oluşturacağını söyledi. Türkiye'nin son 11 yılda çok önemli bir dönüşüm geçirdiğini dile getiren Babacan, "Bu, bir siyasi dönüşüm ama aynı zamanda bir ekonomik dönüşüm" dedi.

-"Yoğun bir reform gündemimiz var"

Türkiye'nin bir hukuk devleti olması için büyük bir mücadele verdiklerine işaret eden Babacan, bu konudaki ilerlemenin devam edeceğini bildirdi. Türkiye'de bankacılık, sosyal güvenlik ve sağlık alanlarında çok önemli dönüşümler gerçekleştirildiğini, mali disiplinden asla taviz verilmediğini ve büyümeyi öngören çalışmalar yaptıklarını vurgulayan Babacan, Türkiye'nin satın alma gücü paritesine göre dünyanın 16. büyük ekonomisi olduğunu, tarımsal gayri safi yurt içi hasılada 7, turist sayısında ise 6. sırada yer aldığını kaydetti.

Türkiye'de dengeli bir büyüme öngördüklerini anlatan Babacan, geçen seneki bütçe aç yüzde 1,1 olduğuna dikkati çekti. Son bir yılda Türkiye'de 760 bin ilave istihdam oluştuğunu belirten Babacan, "Önümüzdeki dönemde yoğun bir reform gündemimiz var. Hukuk sisteminden tutun, iş gücü piyasalarına kadar, Türkiye'de tasarrufların artırılmasından tutun enerjiye kadar çok geniş bir reform gündemimiz var. Türkiye'nin daha dışa açık bir ekonomi olmasını arzu ediyoruz. Şu anda Türk Hava Yolları 104 ülkeye uçuş yapıyor ve uçuş yapılan ülke sayısına baktığımızda dünyada birinciliğe yükselmiş durumda" değerlendirmesinde bulundu.

İki ülkenin bulundukları coğrafyalarda önemli birer kapı durumunda olduğuna işaret eden Babacan, "Bu iki kapı ülkenin birbiriyle daha yoğun iş yapması kazan kazan sonuçlarını oluşturacaktır ve hem Malezya hem Türk iş dünyası için de eşsiz fırsatlar sunacaktır" ifadelerini kullandı.

- Malezya Başbakanı Abdul Razak

Malezya Başbakanı Dato' Sri Mohd Najib Tun Abdul Razak da yaptığı konuşmada, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile 5 yıl için 5 milyar dolarlık iddialı bir hedef ortaya koyduklarını ve şimdi iş dünyasının buna cevap vermesi gerektiğini belirterek, "Önümüzdeki yıl 1,1 milyar dolarlık yatırımla 20 hastaneyi işletiyor olacağız. Bununla birlikte İstanbul'un ikinci havalimanını da işleteceğiz. Gelecekte daha yakın çalışalım ve bu potansiyeli gerçeğe dönüştürelim" dedi.

İmzalanacak STA'nın ikili ticaret hacminin artmasında çok önemli olduğunu vurgulayan Abdul Razak, Türkiye'nin stratejik bir konumda yer aldığını ifade etti.

Abdul Razak, "Malezya da dünyanın en hızlı büyüyen bölgesinin ortasında bulunuyor. Başbakan Erdoğan ile 5 yıl için 5 milyar dolarlık iddialı bir hedef ortaya koyduk ve şimdi iş dünyasının buna cevap vermesi gerekiyor. Önümüzdeki yıl 1,1 milyar dolarlık yatırımla 20 hastaneyi işletiyor olacağız. Bununla birlikte İstanbul'un ikinci havalimanını da işleteceğiz. Gelecekte daha yakın çalışalım ve bu potansiyeli gerçeğe dönüştürelim" diye konuştu.