31.10.2018 / Ankara
Öztürk, TOBB Sosyal Tesisleri'nde, Bakan Ziya Selçuk'un katılımıyla yapılan TOBB Türkiye Eğitim Meclisi Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, dünyada yerleşmiş doğruların çok hızlı değiştiği bir sürecin yaşandığını söyledi.
İnsanların bilgiye ve ürünlere tarihte eşi görülmemiş bir kolaylıkla erişebildiğine işaret eden Öztürk, ortaya çıkan yeniliklerin daha büyük devrimlerin habercisi olduğunu dile getirdi.
Öztürk, bu değişimin karşısında yeni bir insan planlaması yapılması gerektiğini vurgulayarak, "Aksi takdirde insanımız kaybedecek, ülkemiz kaybedecek. Eğitim bu planlamanın temel taşı." diye konuştu.
TOBB olarak Milli Eğitim Bakanlığı ile 81 ilde 600 milyon lirayı aşan eğitim yatırımları yaptıklarını aktaran Öztürk, böylece insanları hızlı akan zamana karşı yenilemeye çalıştıklarını bildirdi.
Öztürk, ülkeye yapılacak en büyük hizmetin eğitime yönelik yatırımlar gerçekleştirmek olduğuna dikkati çekerek, bir ülke insanı ne kadar iyi eğitimliyse o ülkenin aynı ölçüde zengin olacağını belirtti.
- "Ailelere özel okul için finansman paketi sunulmalı"
Türkiye'nin en büyük sorununun işsizlik değil, mesleksizlik olduğunu ifade eden Öztürk, "İş arayanların sahip olduğu becerilerle şirketlerimizin aradığı beceriler birbirinden maalesef farklı." dedi.
Öztürk, eğitim alanında nicelik açısından büyük aşama kaydedildiğini, artık nitelik konusuna ağırlık verilmesi gerektiğini belirterek, şunları kaydetti:
"Bu noktada özel okulların teşvikinin çok önemli olduğunu düşünüyoruz. Başarılı öğrenciler için burs ve kredi desteklerinin yaygınlaştırılması eğitimde toplam kaliteyi de artıracak. Neticede özel okulları sadece bir ticarethane olarak göremeyiz. Bu okullar da ülkenin geleceğini hazırlayan kurumlardır. Gelişmekte olan ülkelerde olduğu gibi, özel okullarda öğrenci okutmak isteyen ailelere özel bir finansman paketi sunulmalı. Eğitim şart diyorsak, daha iyi eğitim talep edene, hak edene uygun şartları memnuniyetle sağlamalıyız."
- Milli Eğitim Bakanı Ziya
Selçuk
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk ise konuşmasında, "Bütün öğretmenlerin hizmet içi eğitiminin tümüyle yeniden modellenmesi söz konusu olacak. 4 sene içinde bütün öğretmenlerimizin ulaşabildiğimiz kadarıyla yüksek lisans sahibi olması konusunda bir hedef koymak, gözetmek söz konusu olacak." ifadesini kullandı.
Selçuk, geçen günlerde "bazı kademe ve okul türlerinde İngilizce ya da yabancı dil dersi zorunlu olmayabilir" ifadesini kullandığını hatırlatarak, "Mesela bir çocuk ortaokul sona kadar yabancı dil dersini aldı ama sonra bir meslek lisesinde belli bir alanda liseyi bitirdi. Hayatı boyunca da bir vatandaşlık birikimi olarak ihtiyacı olan yabancı dilin dışında bir yabancı dil ihtiyacı olmayabilir. Turizm lisesinin yabancı dil ihtiyacı farklı olabilir, sosyal bilimlerde çok farklı bir yabancı dil stratejisi gerekebilir. Diyelim ki niye sosyal bilimler lisesinde yoğun olarak belli çocuklarımız açısından İbranice dersi vermiyoruz? Bizim günlük sorunlarımızın, tarihi sorunlarımızın İbranice ile ilişkisi var mı? Elbette var. O zaman biz bunu da verebilmeliyiz. Yani herkese tek tip zorunlu bir eğitim yerine herkesin ihtiyacını gözeten bir yabancı dil bakış açısından söz etmeye çalışıyorum." değerlendirmesinde bulundu.
- Öğretmenlerin yetiştirilmesi
Eğitim öğretim sürecinde, iyi öğretmenler yetiştirmenin önemine değinen Selçuk, "12 Eylül'den beri bu konuda herhangi bir değişiklik yapılmadı ve öğretmen okullarının dejenerasyonu ile birlikte 1970'lerdeki terör belası nedeniyle dejenerasyonundan sonra bizim eski köy enstitüsü, öğretmen okulu, yüksek öğretmen okulu geleneğimiz kırıldı. Biz bu geleneği bıraktık, bir eğitim fakültesi modeline geçmeye çalıştık fakat bu da dokuya uymadı." dedi.
- "Öğretmenlerin hizmet içi eğitimi tümüyle yeniden modellenecek"
Selçuk, öğretmenlerin yetiştirilmesi konusunda Yükseköğretim Kurulu ile birlikte çalışacaklarını, ani bir değişiklik olmadan belirli sayıdaki eğitim fakültesinde yapılabilecek değişiklikleri ele alacaklarını ifade ederek, şunları kaydetti:
"Dünyada bazı eğitim fakülteleri uygulama, bazıları araştırma ağırlıklı. Biz de bazı eğitim fakültelerini öğrenme öğretme ağırlıklı, uygulama ağırlıklı, eski öğretmen okullarının yeni versiyonu gibi kurabilir miyiz? Bunun ilgili bir mutabakatımız var. Öğretmen yetiştirmenin kaynağına da bir şey yapmak söz konusu olacak. Formasyon dediğimiz şeyin sistemi nasıl sıkıntıya soktuğuna şahitsiniz, bununla ilgili bir takım çalışmalar olacak. Bütün öğretmenlerin hizmet içi eğitiminin tümüyle yeniden modellenmesi söz konusu olacak. 4 sene içinde bütün öğretmenlerimizin ulaşabildiğimiz kadarıyla yüksek lisans sahibi olması konusunda bir hedef koymak, gözetmek söz konusu olacak."
- TOBB Türkiye Eğitim Meclisi Başkanı Yusuf Ekinci
TOBB Türkiye Eğitim Meclisi Başkanı Yusuf Ekinci de artık bir öğrencinin ilkokul öğretmeninin kim olduğunun, anne ve babasının kim olduğundan daha önemli hale geldiğini ifade ederek, "Eğitim kalitesinin artırılması velilerin iş birliğine bağlı. Bir ülkeyi ayakta tutan eğitimin kalitesidir." dedi.
Birçok alanda hızlı değişimin yaşandığı bir dönemde eğitimin aynı kalmasının beklenemeyeceğine işaret eden Ekinci, yeni çağın başarılı insanının sürekli kendini yenileyen insan olacağını söyledi.