TOBB - Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği

Sistemin işleyişini 21. Yüzyıla uygun hale getirmemiz lazım


25.12.2010 / EDREMİT - BALIKESİR



Edremit Ticaret Odası (ETO) tarafından düzenlenen vergi ödül törenine katılan TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, bürokraside sıkıntılar yaşandığını anlattı. Sistemin işleyişinde yanlışlar bulunduğuna işaret eden Hisarcıklıoğlu, sistemin işleyişini 21. Yüzyıla uygun hale getirmek gerektiğinin altını çizdi. ​ ​

 

Balıkesir’in Edremit ilçesinde 2009 yılında en yüksek vergiyi ödeyen iş adamları ödüllendirilirken, törende konuşan Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Yönetim Kurulu Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu bürokraside sıkıntılar yaşandığını söylerken, Hisarcıklıoğlu’nun konuşmasını değerlendiren Balıkesir Valisi Yılmaz Arslan’ın, “Siz bir il’e Vali atıyorsanız, yasaların yorumlanması gereken kısımlarını biz de yorumlayabiliriz. Bakanlıklarda görev yapan bürokratların bizim yerimize bunları yorumlaması gerekmez. Evet, bürokraside sorun vardır” sözleri dikkat çekti.
 
 

 

Edremit’e bağlı Güre beldesindeki “Adrina” isimli termal oteldeki ödül töreninde konuşan TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, kadın girişimcilerin önünün açılması ve gençlere iyi eğitim verilmesi gerektiğini söyledi.

 

 
 
Akşam saatlerinde uçakla Balıkesir - Körfez Havaalanı’na inen Hisarcıklıoğlu, kalabalık bir grup tarafından çiçeklerle karşılandı. Daha sonra törenin gerçekleşeceği Güre beldesindeki otele giden Rifat Hisarcıklıoğlu, Edremit Körfezi’nin leziz zeytinyağına ekmeğini bandı ve zeytinyağının tanıtımını yaptı. Hisarcıklıoğlu, törende yaptığı konuşmada Türkiye ekonomisinin küresel krizden en çok etkilenen, ama en hızlı şekilde çıkan bir ülke olduğunun altını çizdi.
 
 
-“Kayıt dışı ekonominin karşısında başta ben varım”
 
 
TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, ülke ekonomisinin dünyada 12 sırada olduğunu, fakat genç bir nüfusa sahip Türkiye’nin hedefinin birincilik olduğunun ve buna kendisinin de inandığının ifade ederek, Bakın, kayıt dışı ekonominin en başta karşısında olan benim. Türkiye Cumhuriyet’inde en çok karşı olan kim derseniz o benim. Zaman zaman denetimlerde haksızlıklar oluyor. Çünkü denetimde denetim elemanı gelip de işyerimize bir ceza yazdığı zaman resmi istatistiklere göre, bende hukuk yoluna gittiğim zaman, yüzde 90 ben kazanıyorum. Bunda bir yanlışlık var demek ki. Ya denetim yapanda bir yanlışlık var, yahut bu sistemde bir yanlışlık var. Şimdi denetime gelip de bana ceza yazıldığında değerli dostlarım, iki sene sonra ben kazanıyorum davayı. İki seni içinde benim çektiğimi ancak tüccar ve sanayici bilir. Onun dışında kimse bilmez. Çünkü ticaret yapmak risk almak demektir. Bir şey üretmek risk almak demektir. Bizim en önemli sıkıntımız bakın her şeyimiz risk altındadır. En mahrem yerimiz bile risk altındadır. Karşılıksız çekin çıkar ta yatak odana kadar alır götürürler arkadaşlar. Peki bize denetime gelen bir arkadaş ceza yazdığı zaman bende bunu kazanıyorsam. Yanımdaki komşum bana diyor ki, ‘Vergi kaçakçısı, bu bundan para kazandı, ben bunu biliyordum’ diyor. Hanımın apartman komşusu o ona şüphe ile bakıyor. İki sene ben uğraşıyorum mahkemede işi temizleyeyim diye. Peki bu cezayı yazan insana bir yaptırım var mı? Hiçbir yaptırım yok. Adam cezayı yazıyor gidiyor. Mükellefiyeti var mı? Yok. Adam ne kadar yüksek yazarsa o kadar çabuk yükseliyor. Bedel ne kadar yüksek o kadar hızla yukarı doğru gidiyor. Bunda müthiş adaletsizlik var. Hak yok burada. Hak yok hukuk yok. Ödül sistemini getireceksen getirsin. Yazdığı cezada haklı ise kardeşim. Ona da her türlü ödülü verelim. Ama yazdığı ceza benim iki sene yukarıda tepemde demokrasinin kılıcı gibi bu ceza duruyorsa ve bende bunu mahkemede kazanıyorsam ona da bir bedeli olması lazım” dedi.
 
 
-“Demokrasi kültürünün gelişmesine katkıda bulunmaktayız”
 
 
Törende konuşan ETO Başkanı Mehmet Ertaş da, 365 oda ve borsanın, ülkenin her yerinde demokrasi kültürünün gelişmesine katkıda bulunduğunu söyleyerek, “Bildiğiniz gibi, Büyük Millet Meclisimizde üç partimiz bir araya gelerek Ticaret Kanunu ve Borçlar Kanunu’nun çıkarılması için uzlaşma sağladılar. Aslında bu kanunla un çıkması için her üç partimizi ve liderlerini ayrı ayrı ziyaret edip, uzlaşma sağlayan sayın Başkanımız M. Rifat Hısarcıklıoğlu'nun çok büyük emekleri bulunmaktadır. Biz de kendisine sonsuz teşekkürlerimizi sunuyoruz. Bu uzlaşma uzun zamandır Türk siyasetinde ve meclisimizde görmek istediğimiz bir tablodur. Ümit ediyoruz ki, böyle devam eder ve siyasette bir normalleşme görebiliriz. Aksi halde siyasi gerginlik olduğunda kaybeden yine ülkemiz olmaktadır. Birlik ve beraberliğimize en çok ihtiyaç duyduğumuz bu günlerde başta siyaset adamlarımız olmak üzere herkesin öfke, şiddet, suçlama dolu gergin söylemlerden vazgeçip toplum olarak ülke ekonomisinin gelişmesi çalışmalarına yoğunlaşmalıyız. (Biz de bir söz vardır paranın olduğu yerde kavga çıkmaz.) Türkiye ekonomisinin 2010 yılında dünyanın birçok ülkesine göre olumlu bir yıl yaşadığını, buna rağmen endişenin devam ettiğini hissetmekteyiz. Yöre olarak turizme ve zeytinciliğe dayalı olan ekonomimizin gelişmesi bu sektördeki işletmelerin sıkıntılarının azalması ile gerçekleşecektir. Bu da Devlet teşvik ve desteklerinin artması maliyet girdilerinin azaltılması ile mümkün olacaktır. Dolayısıyla Yöremizdeki diğer iş kolları da bundan nasibini alacaktır. Yurtiçi turizmde önemli bir konuma sahip olan Yöremizdeki havaalanının uluslar arası uçuşlara açılması ile bölgemizin çehresi tamamen değişecektir. Sayın TOBB Başkanımız M.Rifat Hısarcıklıoğlu'nun ifade ettiği gibi aynı zamanda ülkemizde katılımcı demokrasinin yayılması açısından örnek gösterilecek bir meslek örgütüyüz. 365 oda ve borsamızın her biri demokratik yapısı ve geleneğiyle ülkemizin her yanında Demokrasi kültürünün gelişmesine katkıda bulunmaktadır” diye konuştu.
 
 
-Vali Yılmaz Arslan, bürokraside sorun olduğunu söyledi
 
 
TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu’nun konuşmasını dinledikten sonra kürsüye gelen Balıkesir Valisi Yılmaz Arslan ise, yaptığı konuşma ile salondakileri şaşırttı. Hisarcıklıoğlu’nun dikkat çektiği bürokrasideki sıkıntılar iddiasını doğrulayan bir konuşma yapan Vali Yılmaz Arslan, “Vergiyi siz veriyorsunuz, ödülleri de siz veriyorsunuz. Burada bir terslik var gibi geldi bana. Aslında devletin size ödül vermesi lazım. Belki işin bu boyutunu da düşünmemiz gerekir. Herhangi bir bakanlıktan gelmiş pasif bir genelge yüzünden, bir genel müdür yardımcısının imzaladığı 2 paragraf yazı yüzünden bazen insanların sıkıntılarını çözemediğimiz zamanlar oluyor. Ben her sayın bakan ile karşılaştığımda ve Ankara’ya gittiğimde şunu söylüyorum; Ne olursunuz bu genelgeleri siz imzalayın! Çünkü bürokrasinin bazen konulara bakışı, başkanımızın da dediği gibi soruşturma geçirmek, ifade vermek, veya bu tür endişelerle bana göre anlamsız yazılar geliyor. Yasanın valiye verdiği yetkiyi bir genel müdür yardımcısının imzası ile vali bu konuda karar alamaz diye yazı gönderebiliyorsa burada bir sorun vardır. Biz bu sorunları nasıl şu anda size söylüyorsak, muhataplarına, bakanlarımıza ve siyasetçilerimize de söylüyoruz. Gerçekten burada bir sorun var. Siz bir ile vali atıyorsanız, vali demek bizim mevzuatımıza göre; Vali hem devletin, hem hükümetin, hem de bütün bakanların ayrı ayrı temsilcisi demektir. Bunun yasadaki tanımı budur. Ve bizde ta Osmanlı’dan gelen temelleri sağlam bir uygulamadır. Bunun için yasaların yorumlanması gereken kısımlarını biz de yorumlayabiliriz. Dolayısıyla bakanlıklarda görev yapan bürokratların bizim yerimize bunları yorumlaması gerekmez” diyerek, salondakilerin alkışını aldı.
 
 
-“Devletin halkı ile barışık olması gerekir”
 
 
Ödül töreni esnasında kürsüye gelerek konuşulan bürokrasi sıkıntısı konusunda görüşlerini belirten Edremit Belediye Başkanı Tuncay Kılı ise, “Devlet’te cezanın karşılığı Arapça bir kelimedir ceza. Bir ödül ve bir eylem bir işlem yaptırmaktır ceza. Ceza sadece suç işleyenlere verilen bir yaptırım değildir. Haliyle devletin halkı ile barışık olması gerekir. 1999-2004 yılında görev yapmış bir yerel yönetici olarak, Sayın Odalar ve Borsalar Birliği Başkanımızın söylediği gibi, bizde kendimizi halkımıza vakfetmiş bir insan olarak Edremit Belediyesi’nde yapmış olduğum çalışmaları halkımıza ve şehrimize vakfettik. 2004 yılında Edremit Belediyesi’ni vergi borcu olmadan, sigorta borcu olmadan. İller Bankası borcu olmadan teslim ettim” dedi.
 

 





Adınız Soyadınız
E-Posta Adresiniz
Kullanıcının E-Posta Adresi
Gönderenin Notu
Mesajınız Gönderilmiştir
İlginiz için teşekkür ederiz
ARAMA