TOBB - Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği

Kültür mantarı üretecekler


26.08.2019 / Ankara



Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Kırıkkale Kadın Girişimciler Kurulu, Türkiye'nin merkezindeki illerini daha fazla tanıtma ve sanayiyle kadınları buluşturmak için yola çıktı.​

Kırıkkale Kadın Girişimciler Kurulu Başkam Suna Arpaçay Özer, "Kadın girişimcüer kooperatifi kurduk ve kültür mantarı üretimi için ilk finans kaynağımızı bulduk. Bütün kadınlarımıza da çalışmalarımızı anlatmak istiyoruz. Kadın ekonomik özgürlüğünü kazanırsa, herşeyi başarır" dedi.

 

TOBB, 2007 yılında kadın girişimci potansiyelinin geliştirilmesi, daha donanımlı hale getirilmesi ve girişimcilik kültürünün gelişmesine öncülük etmek üzere TOBB Kadın Girişimciler Kurulunu (KGK) kurdu. TOBB KGK, Türkiye'nin 81 ilinde girişimcilik ekosistemini kadınlar için daha elverişli hale getirmek için her yıl yüzlerce faaliyet gerçekleştiriyor. TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu'nun kadınların iş dünyasında hak ettikleri yeri almalarını sağlamak için kurduğu TOBB KGK sayesinde kadınlar arasında girişimciliğin bir kariyer seçeneği olarak önemi her geçen gün artıyor. 7 bin üyesi ile Türkiye'nin en geniş kadın girişimci ağı olan TOBB KGK'nın kurul üyeleri iş kadınları profesyonel yöneticiler, girişimcilik konusunda akademik çalışma yapan akademisyenler ile bu sahada bölgesel ya da ulusal ölçekte faaliyet yürüten sivil toplum kuruluşu yöneticilerinden ve girişimciliği destekleyen kamu kurum ve kuruluş temsilcilerinden oluşuyor. Kadın Girişimciler Kurulunun Türkiye'nin 81 ilinde temsilcilikleri bulunuyor. TOBB İl Kadın Girişimciler Kurulları seçimle iş başına gelen 15 kişilik yönetim kurulundan oluşuyor.

 

- Kırıkkale Kadın Girişimciler Kurulu Başkanı Suna Arpaçay Özer

 

Kırıkkale Kadın Girişimciler Kurulu Başkanı Suna Arpaçay Özer, sanayide uzun yıllardır faaliyet gösteren bir isim. 2005 yılına kadar Yozgat ve Ankara'da çeşitli fabrikalarda müdürlük yapan Özer, Kırıkkale'ye doğalgaz gelince, 2007 yılında bu sektörde şansını denemeye karar vermiş ve ailecek Kırıkkale'ye taşınmışlar. O tarihten bu yana Kırıkkale'de doğalgaz işleri yapan Özer, sözlerine şöyle devam etti: "Ameliyathanelere ürün veren bir firmada müdürlük yaptım, bir gıda firmasında çalıştım. Ama esas işimiz Kırıkkale’deymiş. Kırıkkale'de yetkili doğalgaz firması olarak çalışan tek kadınım ve burada lakabım 'hanım ağa.' Bir kadının bu sektörde çalışması değişik geliyor ama ben zaten zorları severim. Bu ilde ilk doğalgaz bağlanan evde bizim katkımız var. Eşim makine mühendisi. Eşimle beraber çalışıyoruz. İki oğlum da bu işlere meraklı. Ortaokuldan itibaren çocuklarımı bu işe çırak olarak verdik. Kaynak döşer, tamiratını yaparlar, komple tesisatı tamamlayabilirler. Eşimle bir iş bölümümüz var. Eşim sahadadır, onun dışında müşteriyle muhataplık ve diğer bütün konularda ben varım. Bizim sektörde etek-elbise giymezsin, bir spor ayakkabı bir kot, makyaj bile yapmazsın. O kadar ciddi oluyorsunuz ki, ilk başladığımızda herşey çok daha zordu. Şimdi ise bizim bütün doğalgazcıların yanında kadınlar çalışıyor. Önyargılar da bizim başladığımız döneme göre büyük ölçüde kalktı. Kendi şirket işlerimizin yanı sıra Kırıkkale'de Yetkili Doğalgazcılar Dernek Başkanlığı'nı da yapıyorum."

 

-“Tanısınlar istedik”

 

Kırıkkale Kadın Girişimciler Kurulu'nda ikinci dönemini sürdüren Özer, yaptıkları ve yapacaklarına ilişkin de şunları söyledi: "Bizim için teşekkür aşaması olmazsa olmaz. En başta TOBB Başkanımız Rıfat Bey'e bize sunduğu imkânlardan dolayı kurulum ve şahsım adına teşekkür ediyorum. Bize gösterdiği yakın ilgi, samimiyet, kadın girişimciler için sarf ettiği çaba hepimizi çok yüreklendirdi. 81 ilin kadın girişimcileri için de aynı hisler geçerlidir ve hepimiz için Rifat Bey çok önemli bir isimdir. Aynı zamanda Kırıkkale Ticaret ve Sanayi Odası Başkanımız Ahmet Varlı bey de her zaman çalışmalarımızı destekleyen bir isim oldu, ona da teşekkürlerimizi sunuyoruz. 2007 yılında ilk kadın girişimciler kurulu pilot projesinde yer aldığımızda, bugünlere gelebileceğimizi hiç düşünmemiştik. 2007 yılında kurul için 5 kişi koşulu vardı ve biz 5 kişilik listeyi bile zor tamamlamıştık. Şimdi ise sağlam adımlara dönüşmüş durumda kurulumuz, iki dönemdir başkanlığa ben devam ediyorum. Geçtiğimiz dönem önemli bir organizasyona imza attık. 81 ili Kırıkkale'ye topladık. Toplam 330 kişiyi 3 gun boyunca ağırladık. Müthiş bir festival organize ettik. Kırıkkale'nin sembolleri olan ay çekirdeği kostümleri giydirdik. Proje fikri de tamamen güncel gelişmelerden ortaya çıktı. Ben aslen Iğdırlıyım ama yıllardır Kırıkkale'de yaşayan biri olarak 'Kırıkkale nerede' diye sorduklarında çok üzülüyorum. Bir gün dedim ki, 'bir şeyler yapalım ve paydaşlarımız Kırıkkale'yi yerinde tanısın.' Bu düşünceyle yola çıktık ve 3 ay gece gündüz çalışarak festivalimizi hayata geçirdik. Diğer illerin kadın girişim kurullarını ve kadın girişimci kooperatiflerini davet ettik. Herkes burada kendi ürettiği ürünleri sattı. Toplamda 35 standımız vardı. O günlerde gelen çok güzel tanışıklıklarımız oldu. Halen gördüğümüz insanlar 'Festivalin devamı nerede' diye soruyor. Aynı zamanda ağaçlandırma çalışmaları yaptık. Kadın Girişimciler Kurulu olarak bir orman kurduk ve şu anda hızla büyüyen 200 ağacımız var. Kurul çalışmalarını sürdürdükçe bu ormanın daha da büyümesini ve ağaçlarımızın artmasını istiyoruz. Anneler gününde özel organizasyonlar yapmak ise artık bizim için gelenekselleşti. Her yıl bu etkinliklerimize devam ediyoruz. Kadın girişimciler kooperatifi kurduk ve kültür mantarı üretimi için ilk finans kaynağımızı bulduk. Bütün kadınlarımıza da çalışmalarımızı anlatmak istiyoruz. Çünkü bir kadın ekonomik özgürlüğünü kazanırsa, her şeyi başarır. Kadınlar için girişimcilik ve hibe programlarını araştırmak istiyoruz. En çok araştırma yaptığımız alanlardan bin bu konu. Eğer bunu başarabilirsek Kırıkkaleli kadınlar da kabuklarını kırabilecekler. Sanayi sektöründe güçlü bir Kırıkkale var. Biz de kadınlarla sanayiyi buluşturacak projeler de hazırlamak istiyoruz."

 

-Nasıl girişimci oldular?

 

Elif Eken: “Emekli ilkokul öğretmeniyim. Çalışma hayatımın son 20 yüını idareci olarak sürdürdüm. Çocuklar büyüyüp okul için Ankara'ya gidince, ben de onların yanına geldim ve emekli oldum. Girişimcilik maceram da burada başladı. Ankara'da bir dükkân gördük ve oğlumla bu dükkanın işletme işine giriştik. Tam 4.5 yıl Tunalı Caddesi'nde bir kafeyi işlettik. Şimdiki işimiz ise besi çiftliği. 50 tane büyükbaş hayvan aldık, devamı da gelecek. Kırıkkale'ye bağlı bir köyde çiftlikte yetişiyorlar. Süt ve süt ürünleri üzerine çalışacağız. Ben öğretmenlik dönemlerinde sürekli köylerde çalıştım, oğlum da koy hayatına meraklı olunca böyle bir proje çıktı ortaya. Babamız doktor. O da bize fihans sağlıyor. Birlikte girişimcilik hikâyesine başladığımız oğlum 27 yaşında ve 18 yaşından bu yana girişimcilik üzerine kendi çabaları var. Bu kapsamda TOBB Üniversitesi’ne gitmeyi çok istiyordu ve gitti. Oğlumun açtığı girişimcilik yolundan ben de ilerliyorum. Seviyorum üretmeyi. Bunun dışında 12 dönüm kadar bir arazimiz var ve orada da çiftçilik yapıyorum. Bamya-fasulye üretimi yapıyorum, bir yandan da seracılıkla ilgilenmek istiyorum. 8 aydır bütün hayatım çiftçilik oldu Ama inanır mısınız bir dakika bile pişman olmadım.

 

Nesrin Gençoğlu: “20 yaşında çalışmaya başladım. Babamı kaybettikten sonra Kırıkkale'de kendi işimizi kurduk. Önce gelinlik sektöründen başladık. Toptancıydık, bir süre sonra perakende satışa da yöneldik. Eşim ise bir süre sonra reklamcılık sektörüne kaydı, bense gelinlik sektöründe devam ediyorum. Çok bilinmez ama İzmir’den sonra Kırıkkale gelinlik üretiminde ikinci önemli merkezdir. Bu nedenle burada gelinlik sektörü oldukça gelişmiş durumda. Ünlü bir firmanın da gelinlik alanındaki bayiliğini yapıyorum, işe ilişkin bazı inanışlarım vardır, mesela yılın muhasebesini yıl bitince yaparım, öncesinde yaparsam uğursuzluk olacağını düşünürüm. Gelinliğin yanı sıra düğün sektörüne de yatırımlar var. Kına salonum var, burada sizlerle konuştuktan sonra da kına salonuna gideceğim. Bir düğünümüz var ve 200 adet misafirim şu anda beni bekliyor. Düğün sektörü, herkesin taleplerini dikkate alman gereken çok hassas bir sektör. Dönüp geriye baktığımda ise, koşuşturmayla geçen yıllar görüyorum ama ne mutlu ki hayallerimin hepsini gerçekleştirdim.”

 

Ümran Kesici: “Kayseriliyim ama Kırıkkale'de doğdum ve büyüdüm. Ben kendimi bildim bileli, babam ve ahilerimle çalışıyorum. Babam da hisselerini bana devretti. Hayvancılık işindeyiz. Bir dönem süt hayvancılığına geçtik ve çok zarar ettik, şimdi tekrar besi hayvancılığına geri dönüş yaptık. Önceden Et ve Süt Kurumu'na ürün verirken, artık piyasaya satıyoruz. Farkımızın da doğal ve kaliteli üretim olduğunu düşünüyoruz. Biz 8 kardeşli bir aileyiz. Çiftliğin her aşamasında yıllardır çalışıyorum. Hayvanlarımızın doğumunu yaptırabilirim, hastayken iğnelerini yapabilirim, tüm ihtiyaçlarıyla ilgilenebilirim. 50 tane hayvanımız var ve aynı zamanda market işletiyoruz. Bugüne kadar hiç evde oturmadım ve evde oturmayı bilmiyorum. Çok yorulduğum zamanlar özellikle sorun çıksa da babam beni işten kovsa ve biraz dinlenebilsem diye fırsat kollardım.”

 





Adınız Soyadınız
E-Posta Adresiniz
Kullanıcının E-Posta Adresi
Gönderenin Notu
Mesajınız Gönderilmiştir
İlginiz için teşekkür ederiz
ARAMA