08.05.2015 / İstanbul
Forumun açılış konuşmasını yapan B20 Türkiye ve TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, G20 sürecinin önemine değinerek, “G20, 8 ülke dünyayı yönetmeye yetmeyince ortaya çıkan bir mekanizmadır. Ben G20’yi oluşmakta olan yeni dünyaya uyum sağlama çabası olarak görüyorum ve bu doğru adımı destekliyorum. Çünkü çok ilginç bir zamandan geçiyoruz. Günümüzde pek çok küresel sorunla yüzleşmek zorundayız” dedi.
Hisarcıklıoğlu, son 6 yıldır küresel büyümede istikrarın yakalanamadığına dikkat çekerek, şunları söyledi. “Dünyanın bir tarafı toparlanırken, öbür tarafı kötüye gidiyor. Önce ABD ve Avrupa başta olmak üzere merkez ülkelerde sorun vardı. Onlar toparlanmaya başladı. Ama, bugün gelişmekte olan ülkeler sıkıntı yaşıyor. Geçmiş yıllarda ticaret küresel büyümenin motoruydu. Şimdi ise ticaret istediğimiz gibi artmıyor. Bir başka deyişle, pasta istediğimiz hızda büyümüyor. Bu da korumacı politikaları körüklüyor. Sadece geçtiğimiz yıl, 2014’te 4,436 korumacı önlem tespit edilmiş, ve bunların 2,999 tanesi G20 ülkeleri tarafından yapılmış. Genç işsizliği oldukça yüksek seviyelerde. Bazı ülkelerde gençlerin %40’ı işsiz durumda. Geçtiğimiz 30-40 yıllık dönemde uygulanan kapsayıcı olmayan politikalar nedeniyle eşitsizlikler artıyor.
Eşitsizlik konusu giderek ekonomik bir problem olmaktan çıkıp, toplumsal bir problem haline gelmeye başladı. Hatta son dönemde tüm dünyada artan güvenlik açığının ve çatışmaların da, artan eşitsizlik ve kapsayıcı olmayan politikalar ile yakından bağlantılı olduğu kanaatindeyim.
-Küresel ekonomi yeni para politikasına geçiş yapıyor
Kısa vadede iş dünyasının yeni bir sorunla karşı karşıya olduğunu anlatan Hisarcıklıoğlu, küresel ekonominin yeni bir para politikasına geçiş yaptığını belirtti. ABD merkez bankasının muslukları kıstığı, Avrupa başta olmak üzere bazı merkez bankalarının parasal genişlemeye gittiği günlerin yaşandığını hatırlatan Hisarcıklıoğlu, “ABD merkez bankası kendi hukukuna göre, Amerikalı politikacıların yönlendirmesiyle kararlar alıyor. Ama bu kararlar tüm dünyayı etkiliyor. Milli bir kararın etkileri küresel oluyor. Bu bizler için son derece sıra dışı bir durum. Tüm bunlar küresel ekonomideki belirsizliklerin hala ne kadar fazla olduğunu gözler önüne seriyor. Bu küresel sorunların çözümü için de küresel bir koordinasyon mekanizmasına ihtiyacımız var. G20 bu yüzden çok önemli” diye konuştu.
Küresel sorunların, küresel çözümlerini ancak G20’de bulabileceklerini söyleyen Hisarcıklıoğlu, “G20 liderlerini etkileyebilecek, küresel gündemi yönlendirebilecek çok önemli bir fırsat önümüzde. Maç bu sene bizim sahamızda oynanıyor” ifadesini kullandı.
-B20’de yapılanlar
Edoğan’ın talimatlarıyla, görevi Avustralya’dan devralır almaz hemen kolları sıvadıklarını ve çalışmalara başladıklarını ifade eden B20 Türkiye ve TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, sadece 250-300 dev şirketin yer aldığı B20’yi yaklaşık 1000 küresel şirketlik büyük bir ağa dönüştürdüklerini dile getirdi.
Hisarcıklıoğlu B20 çalışmalarını şöyle özetledi:
“B20’nin süregelen çalışma alanları olan Ticaret, Altyapı ve Yatırımlar, Büyümenin Finansmanı, İstihdam ve Yolsuzlukla Mücadele alanında Türk devleri ile küresel devlerin bir araya geldiği güçlü bir liderlik kadrosu kurduk.
Eylül ayında küresel iş dünyasının beklentilerini içeren raporumuz size teslim edeceğiz. Kasım ayında da sizin liderliğinizde G20 liderlerine beklentilerimizi doğrudan aktarmayı amaçlıyoruz.
Çalışmalarımızı sadece Türkiye ile de sınırlandırmadık. Hem Türkiye’yi, hem de B20’yi anlatmak için 5 kıtada 13 büyük toplantı organize ettik.
Bunların 6’sını tamamladık. Toplamda 158 bin kilometre yol yaptık. Yani dünyanın etrafını tam 4 kez dolandık. İş dünyası liderleriyle bir araya geldik.
Devler kulübü olan B20’yi hükümetimizin sahiplenmesiyle KOBİ’lere açtık. Hem G20’de, hem de B20’de “KOBİ’ler nasıl büyür”, “büyük şirketlerle nasıl ortaklılar kurar” meselesini, gündemin ana maddesi haline getirdik.
Bununla da kalmadık. Dünya KOBİ Forumu’nun kuruluş çalışmalarını başlattık. KOBİ’lerin sorunlarını sahiplenecek, bu sorunları çözecek, KOBİ’ler için lobi yapacak, KOBİ’lerin hamisi olacak uluslararası bir kurum kuruyoruz. Bu girişimimiz tüm G20 hükümetlerinden, Dünya Bankası’ndan ve OECD’den destek buldu.
Altı ay önce Türkiye, G20 dönem başkanlığında varlık gösteremez diyorlardı. Ama bugün, hem G20’de Türkiye’nin ve hükümetimizin, hem de B20’de Türk iş dünyasının gündemi nasıl belirleyeceğini herkese gösterdik. Kasım ayında Liderliğinizde gerçekleşecek Antalya Zirvesi’ne kadar da ülkemiz için en iyisini yapmaya, Türkiye’yi en iyi şekilde tanıtmaya devam edeceğiz.”
-Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan işadamlarına çağrı
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise“B20 Türkiye İş Dünyası Liderleri Forumu”nda yaptığı konuşmada, daha çok büyüme ve istihdam için iş dünyasının kendileriyle birlikte hareket ettiğinden emin olmaları gerektiğini vurgulayarak, “Aldığımız kararların ve uygulamaya koyduğumuzun politikaların sahiplenilmesi şarttır” dedi.
Erdoğan, Türkiye’nin 1 Aralık tarihinden itibaren G20’nin dönem başkanlığını yürüttüğünü hatırlatarak, “Bu görev ülkemiz açısından tarihi bir fırsat olmakla birlikte, bize büyük bir sorumluluk da yüklüyor. Küresel ekonomideki sorunların kronik hale gelmeye başladığı bir dönemde, bu görevi üstlenmiş olmamız sorumluluğumuzu daha da artırıyor” dedi.
G20’nin 2008’de yaşanan kriz sonrasında küresel ekonomik işbirliğinin temel platformu olarak kabul gördüğünü aktaran Erdoğan, “O günden bugüne Avustralya hariç hepsine katıldım. Bu kriz sonrasında G20 ilk defa liderler düzeyinde toplandı ve bu tarihten itibaren G20 liderleri düzenli olarak bir araya gelmeye başladı. Küresel ekonominin yeniden güçlü bir büyüme sürecine girmesi doğrultusunda G20 çatısı altında önemli adımlar atıldı. Bu platform çatısı altında yapılan görüşmeler ve alınan kararlar tüm dünya tarafından yakından takip ediliyor. Aktif bir G20 üyesi olarak bizde bu çatı altındaki çalışmalara ciddi katkı verdik, veriyoruz. G20 hem gelişmiş, hem de gelişmekte olan ülkeleri bir araya getiren bir platform olarak kapsayıcı bir uluslararası yapıya sahip. Bu yapı farklı kültürleri ve farklı politik sistemleri olan ülkelerin karşılaştıkları sorunlara ortak çözümler üretilme çabaları bakımından büyük önem taşıyor. Ülkeler arasındaki ekonomik bağların güçlendiği ve insan hareketliliğinin arttığı günümüzde bu platform ihtiyaç duyulan işbirliği ortamının tesisine yardımcı oluyor” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, gelişmekte olan ülkelerde büyümenin yavaşladığı, finansal piyasalardaki hareketliliğin tüm ekonomileri etkilediği zorlu bir dönemden geçildiğini ifade ederek, “Bu süreçte küresel ekonominin temellerinin sağlamlaştırılması, yapısal sorunlarla mücadele edilmesi ve işsizliğin azaltılması konularında G20’ye önemli görevler düşüyor. Türkiye işe böyle bir dönemde G20 dönem başkanlığını üstlendi. Önceki dönem başkanının da tecrübelerinden de azami ölçüde istifade etmeye çalışıyoruz” diye konuştu.
-G20 Zirvesi
Erdoğan, Antalya’da 15-16 Kasım tarihlerinde yapılacak G20 Liderler Zirvesi’nde bugüne kadar yapılmış olan tüm zirvelerden çok daha farklı, çok daha dolu dolu ve çok daha geleceğe yönelik farklı bir milat oluşturacağına inandığını söyledi. Antalya zirvesine giden süreçte diğer ülkelere ve taraflara yönelik açılım çabalarının, G20’nin meşruiyetinin güçlendirilmesi için özel bir önem taşıdığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Dışa açılım çalışmalarımızı, üye olmayan ülkeleri, uluslararası kuruluşları, sivil toplum temsilcilerini, ticaret birliklerini, araştırma merkezlerini ve diğer kar amacı gütmeyen kuruluşları kapsayacak şekilde yürütüyoruz. Bu çabalarımız kapsamında özellikle iş dünyamızın ve B20 platformunun bizler için çok değerli olduğunu belirtmek istiyorum. Biz her zaman özel sektör yoluyla büyümeden ve iştiham oluşturmadan yana olduk” dedi.
“Her zaman özel sektör yoluyla büyümeden ve istihdam oluşturmadan yana olduk” diyen Erdoğan, şunları söyledi:
“Ülkemizde son yıllarda istihdamın ağırlığının özel sektöre kaymış olması bunun en önemli göstergesidir. Küresel ekonomi de büyümeye ulaşmak için özel sektörün daha çok yatırım yapması, daha çok istihdam sağlaması gerektiğini düşünüyoruz. Bizler hükümetler ve devletler olarak sizin yolunuzu açmak, önünüzdeki engelleri temizlemek için elimizden gelen gayreti gösteriyoruz. Ancak daha çok büyüme için, istihdam için, vatandaşlarımızın refah düzeyini artırmak için iş dünyamızın bizimle birlikte hareket ettiğinden emin olmalıyız. Siyasi irade olarak aldığımız kararların ve uygulamaya koyduğumuzun politikaların sahiplenilmesi şarttır.”
Konuşmasının ardından zirveden ayrılan Erdoğan’a TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu tarafından plaket takdim edildi.
-Başbakan Yardımcısı Ali Babacan
Başbakan Yardımcısı Ali Babacan da konuşmasında, "Amacımız B20'yi G20 gündeminin tamamında etkin kılmak" ifadesini kullandı.
Babacan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımıyla gerçekleştirilen B20 Türkiye İş Dünyası Liderleri Forumu'nda, G20 dönem başkanlığının Türkiye için önemli olduğunu söyledi.
G20 dönem başkanlığının seçimle ve 20 üyenin tamamının desteğiyle belirlendiğine işaret eden Babacan, G20'nin dünya nüfusunun 3'te 2'sini, dünya ticaretinin yüzde 75'ini, dünya gayri safi yurt içi hasılasının da yüzde 85'ini oluşturduğunu ifade etti.
G20'nin temsil gücü yüksek bir platform olması dolayısıyla aldığı kararların meşruiyet zemininin kuvvetli olduğunu vurgulayan Babacan, Türkiye olarak G20 dönem başkanlığında önceliklerin kapsayıcılık, uygulama ve yatırım olarak belirlendiğine değindi.
Ali Babacan, G20'nin açılım gruplarından iş dünyası ayağını temsil eden B20 bünyesinde "ticaret", "altyapı ve yatırımlar", "istihdam", "büyümenin finansmanı", "yolsuzlukla mücadele", "KOBİ'ler ve girişimcilik" olmak üzere 6 görev gücü bulunduğunu anımsattı.
Her bir görev gücünün yaklaşık 40 ülkeden başarılı iş adamları ve iş kadınlarından oluştuğunu aktaran Babacan, "Böylece görev güçlerinin altında şimdiye kadar B20 tarihinde görülmemiş bir potansiyel oluştu. Bu kişilerle bizim iş dünyamızın temasının yoğunlaşması, o kişilerin Türkiye'yi daha yakından tanıması, belki de bu dönem bittiğinde kazanç hanelerine yazacağımız en önemli unsurlardan birisi olacak" dedi.
- "B20 bizim için son derece önemli"
Başbakan Yardımcısı Babacan, B20'nin kendileri için son derece önemli olduğunu ifade ederek, şöyle konuştu:
"Çünkü büyüme, istihdam özel sektör eliyle oluyor. G20 masası etrafında biz ne karar alırsak alalım eğer o kararlara güven yoksa, o kararlar iş dünyası tarafında sahiplenilmiyorsa, o kararlar uygulansa dahi sonuç vermediğini tecrübelerle yaşadık. G20 ülkeleri, hükümetler doğru kararlar alıyor mu, almıyor mu? Bu kararlar gerçekten dünya için faydalı mı, değil mi? Bu konuda iş dünyası, bunların doğruluğuna inanıyor mu, bu kararları sahipleniyor mu? Bu işin temeli.
Eğer bir güven problemi varsa, bir kredibilite açığı varsa, o zaman ne yaparsanız yapın büyümeyi elde etmek mümkün değil. Kaldı ki şu anda G20 üyelerinin çoğunda problem, güven problemidir. Eğer bir ülkenin iş dünyası 'Bizimkiler bunları bunları söylüyor ama bunlar kolay kolay yapılacak işler değil' diyorsa ya da şu anda özellikle Avrupa'da yaşadığımız gibi 'Bugün bu hükümet var ama bir sene sonra, iki sene sonra hangi hükümet olacak?' gibi bir güvensizlik varsa, bu da ciddi bir problemi beraberinde getiriyor."