TOBB - Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği

TOBB ETÜ, cari açığa 6 milyar dolarlık çare sağlayacak teknolojiye temel attı


12.07.2012 / Ankara



Dünyanın en büyük su türbini merkezi inşasını de içeren TOBB ETÜ Teknoloji Merkezi’nin temeli törenle atıldı. TOBB ve TOBB ETÜ Mütevelli Heyeti Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu açılışta yaptığı konuşmada, TOBB ETÜ’nun akademik camia ile iş dünyası arasında bir köprü olduğunu belirtirken, “Teknoloji Merkezi ortak bir vizyonun eseri. Bu yatırım ile cari açık sorununa 6 milyar dolarlık bir katkımız olacak” dedi.​ ​

 HABER VİDEOSU İÇİN TIKLAYINIZ.

TOBB ETÜ Teknoloji Merkezi’nin temel atma törenine Hisarcıklıoğlu’nun yanı sıra,  Adalet Bakanı Sadullah Ergin, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız ve Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz da katıldı.

TOBB ve TOBB ETÜ Mütevelli Heyeti Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu konuşmasında icat çıkarmanın ve teknolojiye yatırım yapmanın önemine değindi.


Bu tesisin temelinin atılması ile üniversite-sanayi işbirliğinin somut bir meyvesine, teknolojik ilerlemede yaşanacak bir başarı öyküsüne şahitlik edildiğini bildiren Hisarcıklıoğlu, TOBB ETÜ’nün kuruluşu ve hedeflerine dikkat çekti. Hisarcıklıoğlu şöyle konuştu: “Biz TOBB olarak TOBB ETÜ’yü 2004 yılında 270 öğrenci ile kurduk. Şimdi yaklaşık 3,500 öğrencilik kocaman bir aile olduk.

Yükseköğrenimde bir zihniyet devrimi yaratma, lider üniversite olma hedefiyle yola çıktık.  Bir hedefimiz vardı, 10 yılda üniversitemizi “en iyiler” arasına sokacaktık. Şükürler olsun, 10 yıldan kısa bir sürede bunu başardık. Eğitim politikalarımızla Türkiye’nin en başarılı üniversitelerinden biri haline geldik. Bugün artık şampiyonların tercihi TOBB ETÜ. Geçtiğimiz yıl Lisans Yerleştirme Sınavında ilk 100’den 14 öğrenci TOBB ETÜ’yü seçti. Çünkü, TOBB ETÜ’yü diğer üniversitelerden farklı kılan pek çok özellik var.”

-“Yeni müteşebbisler yetişiyor”

“Müteşebbislerin kurduğu bir üniversite de elbette yeni müteşebbisler, girişimci beyinler yetiştirecektir. TOBB ETÜ’nün en büyük farkı akademik camia ile iş dünyası arasında kurduğu köprüdür. TOBB ETÜ, Türkiye’nin icat çıkaran girişimcilerinin üniversitesidir. Ne petrol, ne altın - 21. yüzyılın en önemli sermayesi lider ve girişimci insanlardır. TOBB ETÜ bunun farkında olarak bir girişimci atölyesi gibi çalışıyor, lider ve müteşebbis ruha sahip mezunlar yetiştiriyor.


TOBB ETÜ bu vizyonu ile Türkiye’de bir ilke daha imza attı. Geliştirdiği ortak eğitim sistemi kapsamında öğrencilerimize Türkiye’nin önde gelen işletmelerinde çalışma imkânı sunuyoruz.
Türkiye’de sadece bizim üniversitemizde eğitim 3 dönemdir. Özel sektör hiç durmadan çalıştığı için, özel sektörün üniversitesi de yaz demeden kış demeden çalışıyor.


Bu 3 dönemin birinde öğrencilerimiz işletmelere gidip deneyim kazanıyorlar.


Üstelik öğrencilerimiz gerçek bir personel gibi sigortalı ve maaşlı olarak çalışıyor. Yani, TOBB ETÜ öğrencileri üniversiteden yaklaşık 1 yıllık bir iş deneyimi ile mezun oluyor.
‘Bilmek ile yapmak arasında dağlar vardır’ derler. Gerçekten gençler üniversitelerde teorik eğitim alıyor, ama pratikten yoksun kalınca iş hayatında zorluk yaşıyor. 


Bizim öğrencilerimiz ise ortak eğitim sistemi sayesinde iş dünyasını tanıyor, teorik eğitimlerini pratikle geliştiriyor. Hayattan ne beklediğini, hangi alana yönelmek istediğini daha iyi tespit edebiliyor. 


Bunun yanında ortak eğitiminde başarılı olmuş öğrencilerimiz daha mezun olmadan çalıştıkları iş yerlerinden iş teklifi alıyor. Bunun örneği başka yerde yok.


Türkiye'nin en büyük sorunu işsizlik; ama TOBB ETÜ mezunları işsiz kalmıyor. Şu ana kadar mezunlarımızın % 86'sı kariyer hayatlarına başlamış durumda. Bu oran bu alanda Türkiye'nin en yüksek oranıdır.”

-Şirketler gibi TOBB ETÜ’de yaz kış çalışıyor

Ortak eğitim sisteminde avantajlı tarafın sadece öğrenciler olmadığını söyleyen Hisarcıklıoğlu, şirketlerin de önemli fırsatlara sahip olduğunu anlattı. “Normal sistemde öğrenci staja sadece yazın gidebiliyor. Ama biz, kış döneminde de bahar döneminde de öğrenci gönderiyoruz. Bizim öğrencilerimiz devamlı bir personel gibi rol alıyor” diyen TOBB ve TOBB ETÜ Mütevelli Heyeti Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, firmaların, öğrencilerin parlak fikirleri ve icatları ile önemli karlar elde ettiklerini bildirdi. Hisarcıklıoğlu bu örnekleri şu sözlerle dile getirdi:

-Öğrencilerin başarı hikayeleri

“Öğrencilerimizden Püren Canbolat ve Sait Çetinkaya gururumuz olan bir makine imalatçımızda (Hidrosan’da) peş peşe yaptıkları ortak eğitim uygulamalarıyla firmanın ISO 9001 Kalite Belgesi almasını sağladı.

Yine üniversitemizin Makine Mühendisliği Bölümü’nden Emrah Karakaya 4 aylık stajında "optik sensörlü şişelik" adlı bir buluş yaptı. Bu buluşu Arçelik firması satın alarak patent başvurusunda bulundu.

Elektrik-Elektronik Bölümü öğrencilerinden Eren Zeybek de Sterilizatör üretimi yapan Trans Medikal firmasında Sterilizasyon süresini %15 kısaltacak bir değişiklik gerçekleştirdi.
Bu ürünlerin her ameliyatta kullanıldığı düşünülecek olursa Eren’in projesinin bir hastane için katkısı aylık 2.500 TL'dir. Yalnızca bir hastaneyi yıllık 30.000 TL, 100 hastaneyi ise 3 milyon liralık ek maliyetten kurtarmaktadır.

Bir başka öğrencimiz de Arçelik firmasına ciddi bir kar getirdi. Endüstri Mühendisliği öğrencimiz Gülin Begüm Ünal, Arçelik’in Çamaşır Makinesi Fabrikası’nda geliştirdiği “sıfır forklift projesi”yle firmaya yıllık 1 milyon TL kazandırdı.

TAI'de ortak eğitimde bulunan 3 öğrencimiz fabrikada yaptıkları dört ayrı proje sayesinde firmaya toplamda aylık 155.000 dolar kazandırdı.

İcat çıkaran girişimcilerimiz sadece mühendislerimiz de değil. Tüm öğrencilerimiz çok başarılı.
Mesela Görsel İletişim Tasarımı bölümü öğrencimiz Begüm Çelenkoğlu, dünyaca ünlü Rigips Alçı firmasının yıllardır hayata geçiremediği alçı adam maskotunu tasarladı ve alçıdan üretti.
Firma tüm dünyada, yurtiçi-yurtdışı tüm fuarlarda bu maskotu kullanıyor. İşte bunlar bizim gururlarımız.”

7 yıl önce TOBB ETÜ’den girişimciler çıkacak dediklerini hatırlatan Hisarcıklıoğlu, “Bir iddia ortaya koymuştuk. Öyle yetişecekler demiştik. Bakın işte işe yarayan fikirler ortaya koyan girişimciler çıkıyor. Bundan kıvanç duyuyorum. Öğrencilerimizle, genç mucitlerimizle gurur duyuyorum. Dedi.

-Güçlü akademisyen kadrosu

TOBB ETÜ’nün başarılı öğrencilerin yanında güçlü bir akademisyen kadrosuna da sahip olduğuna işaret eden Hisarcıklıoğlu şöyle konuştu: “Akademisyenlerimiz yayınlarıyla ve projeleriyle TOBB ETÜ’yü zirveye taşıdılar. Geçtiğimiz günlerde aldığımız bir haber bizi son derece sevindirdi.  Mühendislik Fakültesi Biyomedikal Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Teyfik Demir, merkezi İngiltere'de bulunan 'Medical Device and Diagnostic Industry' adlı mesleki örgüt tarafından 'Dünyada Medikal Teknolojilerde Büyük Başarı Gösteren 40 Yaş Altı 40 Kişiden Biri' seçildi.  

TOBB ETÜ'den doktora derecesi alan ilk öğretim üyesi olan Teyfik kardeşimizin bu başarısı bize ayrı bir gurur veriyor.
Hocamız, omurga protezleri üzerinde çalışıyormuş. Bu konuyu da ortak eğitim kapsamında şirketleri gezerken bulmuş. Amacı sektörde gördüğü  teknolojik açığı kapatmakmış.


Bu heyecanla TOBB ETÜ'de Türkiye'nin ilk “Klinik Biyomekanik Laboratuvarını” kurdu.

Bu akademisyenlerimizin başarılarından sadece biri. TOBB ETÜ’nün akademisyenleri de öğrencileri gibi girişimci.”

-TOBB ETÜ Teknoloji Merkezi ile yeni bir dönem başlıyor

Temeli atılan TOBB ETÜ Teknoloji Merkezi ile yeni bir dönemin başladığını bildiren Hisarcıklıoğlu, Teknoloji Merkezi’nde TOBB ETÜ Mühendislik Fakültesi’nin tüm laboratuvarlarının bir araya toplanacağı bilgisini verdi. Hisarcıklıoğlu, “Merkezde stüdyo ve tasarım atölyeleri ile mühendislik alanında faaliyet gösteren araştırma merkezleri de bulunacak. 70’in üzerinde laboratuvarı tek bir merkezde toplayacağız. Biraz önce gururla bahsettiğim girişimci, icatçı öğrencilerimiz fikirlerini burada hayata geçirecek. İlk prototiplerini bu merkezde yapacak.” diye konuştu 

TOBB ETÜ Teknoloji Merkezi’ndeki en ilginç bölümün Su Türbini Tasarımı ve Testleri Merkezi olacağını söyleyen Hisarcıklıoğlu şunları kaydetti:

“Tasarım ve Test Merkezimizi oluşturmak için Kalkınma Bakanlığı’ndan sağlanan 10 milyon TL’lik bir hibe desteğinin yanı sıra TOBB olarak biz de, projeye 10 milyon TL’lik bir destek verdik. TEMSAN da test düzeneğinin kurulumu ile ilgili önemli katkılarda bulunacak.

Altı çizilmesi gereken konu Merkez’in ülkemize ciddi bir maddi artı sağlayacağıdır. Önümüzdeki 5 yıl içinde 1.500 civarında hidroelektrik santrali su türbininin test edilmesi gerekiyor.
Testin maliyetinden ne olacak demeyin, her biri için 100 binlerce dolar dışarıya gidiyor.


Öte yandan Tasarım ve Test Merkezi kurulduktan sonra sadece tasarım ve testte değil, su türbini üretiminde de dışa bağımlılık azalacak.

Yerli firmalarımızın çoğu su türbini üretecek güce ve yeteneğe sahip olmalarına rağmen, tasarım ve test Türkiye’de yapılamadığı için türbin üretimi alanına giremiyor.

Bu yolla TEMSAN gibi üretim sürecinde yer alan firmalarımızın işi kolaylaşacak ve bu alanda çalışabilecek KOBİ’lerde artış olacak.
Eğer bu türbin üretimini de ülkemizde yapabilirsek, Test Merkezi bizi tasarım ve test hizmeti dâhil olmak üzere, yurtdışındaki firmalara toplam 6 milyar dolarlık bir ödemeden kurtaracak.
Cari açık sorununun çözümüne 6 milyar dolarlık bir katkımız olacak. Yeni santrallerin yanında, mevcut santrallerimiz için de rehabilitasyon çalışmaları bu Tasarım ve Test Merkezinde gerçekleştirilebilecek.


Gördüğünüz gibi bu ortak bir vizyonun eseri. Enerji Bakanlığımız Türkiye’yi yenilenebilir enerjiye yönlendiren atılımlar yaptı. Özel sektör yatırımları şaha kaldırdı.


Kalkınma Bakanlığımıza ve TOBB’a da yatırımların önünü açacak, Türkiye’nin yenilenebilir enerji potansiyelini ortaya çıkaracak bu eseri yapmak kaldı.


Sonuçta herkesin ve en başta ülkemizin karlı çıkacağı bir işe imza atıyoruz.”


-Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz

Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz ise konuşmasında, 21'inci yüzyıl şartlarında insana ne kadar çok yatırım yapılırsa kalkınmanın da önünün o kadar açılmış olacağını belirterek, ''Beden teri kadar, beyin terinin, akıl terinin de önemsenmesi ve insana daha çok yatırım yapılması gerekiyor'' dedi.

Bakan Yılmaz, Türkiye'nin petrol ve doğalgaz gibi kaynaklarda kendine yetebilen bir ülke olmadığını ve bu kaynaklarla hedeflerine ulaşamayacağını belirterek, ''Bizim asıl sermayemiz içinde bulunduğumuz coğrafyamız, tarihimiz ve her şeyden önemlisi de insanımız, toplumumuz'' dedi.

Ar-Ge denilen hadisenin de insana ve bilgiye yapılan yatırım anlamına geldiğini ifade eden Kalkınma Bakanı, temeli atılan TOBB ETÜ Teknoloji Merkezi'nin bunun en güzel örneklerinden biri olduğunu söyledi.


Dünya ülkeleri ile rekabet edebilmek ve sürdürülebilir kalkınmayı sağlamak için Ar-Ge ve yenilikçilik bilincinin mutlaka oluşturulması gerektiğini belirten Yılmaz, Türkiye'nin Ar-Ge ve inovasyona ayırdığı payın her geçen gün arttığına dikkati çekti. Yılmaz, 2002 yılında 114 milyon lira düzeyinde olan Ar-Ge ve yenilikçilik desteklerinin 2012 yılında 1,8 milyar liraya ulaştığını, önümüzdeki yıl hazırlık çalışmaları tamamlanacak olan 10. Kalkınma Planı'nın da Ar-Ge yenilikçilik faaliyetlerine ayrılan desteklerin iyileştirilmesinin önemli gelişme eksenlerinden biri olarak yerini alacağını dile getirdi.

Sadece bilgiyi üretmenin yetmediğini, bunu katma değere dönüştürmenin, sosyal ve ekonomik meselelerin çözümünde kullanmanın da son derece önemli olduğunu ifade eden Yılmaz, şöyle konuştu:


''Kamu olarak Ar-Ge'ye ayırdığımız pay çok ciddi düzeylerde arttı. Fakat tek başına kamu olarak milli gelirin yüzde 5'i kadar da harcama yapsak istediğimiz sonucu elde edemeyiz. Özel sektörün Ar-Ge harcamalarını artırması daha önemlidir. Bunu boşuna söylemiyorlar, bu sadece bir finansman problemi değildir. Özel sektör daha fazla Ar-Ge yaptıkça bilginin katma değere dönüşmesi de çok daha kolay hale gelecektir.''

Üniversitelerde kurulan Ar-Ge merkezlerinin de tek başlarına bir anlam ifade etmediğini, üniversitelerin, kamu kurumlarının ve özel sektörün bu konuda çok yakın bir ilişki içinde olması gerektiğini anlatan Cevdet Yılmaz, bu anlamda TÜBİTAK ile ortak bir çalışma yürüttüklerini dile getirdi.

-Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız

Törende konuşan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız da büyüyen Türkiye'nin, küçülen enerji sektörü, küçülen üniversitelerinin olamayacağını, büyümenin hep beraber sağlanacağını kaydetti.

Türkiye'nin büyüdüğünü, fakat enerji tüketiminin Türkiye'den daha çok büyüdüğünü ifade eden Yıldız, tüketime paralel olarak üretim altyapısının da sağlanması, yerli ve yenilenebilir enerji kaynaklarından üretimin artırılması gerektiğini bildirdi.

Bakan Yıldız, ''Bu tür teknoloji merkezleri ile yenilenebilir enerji kaynaklarının üretimine daha hız vermiş olacağız. Bu arada bilmeyerek de olsa zaman zaman tencere, tavayla yürüyen bir kısım vatandaşların gayretlerinin bize yol, su olarak dönmeyeceğini bilmeliyiz. Ancak ithalat olarak dönecek. Biz yeşili, kültür, varlıklarını, sit alanlarını korurken, bir taraftan da kendi üretim kaynaklarımıza değer vermemiz gerekiyor'' dedi.





Adınız Soyadınız
E-Posta Adresiniz
Kullanıcının E-Posta Adresi
Gönderenin Notu
Mesajınız Gönderilmiştir
İlginiz için teşekkür ederiz
ARAMA