19.02.2012 / Diyarbakır
Anayasa Platformu adı altında bir araya gelen 13 meslek örgütü ve sivil toplum kuruluşunun TEPAV’ın sekretaryasında düzenlediği geniş katılımlı “Anayasa Vatandaş Toplantıları’nın Diyarbakır durağına TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, TBMM Başkanı Cemil Çiçek, TBMM Anayasa Uzlaşma Komisyonu’nun AKP, CHP, MHP ve BDP’li üyeleri ile yerel ve ulusal sivil toplum kuruluşları temsilcileri ile vatandaşlar katıldı.
TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, Diyarbakır’daki anayasa toplantısının açılısında yaptığı konuşmada Diyarbakır’ın binlerce yıllık bir medeniyet, ilim ve irfan şehri olduğunu hatırlatarak, toplantıya katkı sağlayan herkese teşekkür etti.
Türkiye’nin yeni bir anayasaya ihtiyacı olduğunu vurgulayan TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu şöyle konuştu: “Çünkü bu milletin çok büyük, hedefleri idealleri var. İlk 10 ekonomi diyoruz. Lider ülke olacağız diyoruz. Ama idealler artık mevcut kalıba sığmıyor. Bu elbise bu bedene dar geliyor. Büyük hedeflerimizi bu anayasa taşımıyor. Biz bu amaçla bir araya geldik. Şimdi elimizde müthiş bir fırsat var. Toplumun bütün kesimleri ve TBMM’deki siyasi partiler yeni anayasa konusunda uzlaştı. Dar gelen elbiseyi değiştirmeliyiz ama bu sefer terzi halkın kendisi olmalı. Uzmanların mutabakatı yerine halkın mutabakatıyla anayasa yapılsın”
Yeni anayasanın bireyi esas alan her türlü ayrımcılığı dışlayan, her türlü ayrımcılığı dışlayan, eşitlik idealini toplumsal hayatın her alanında gerçekleştirmeye çalışan, bireylere evrensel standartlara uygun olarak temel hak ve özgürlüklerden yararlanma imkanı tanıyan, demokratik, laik ve sosyal hukuk devleti anlayışını muhafaza eden bir anayasa olması gerektiğini belirten Hisarcıklıoğlu, “Gün düşüncelerimizi açıklama ve bu ülkenin geleceğine katkıda bulunma günüdür” dedi.
Menfaati ve görüşleri farklı insanların ve STK’ların aynı duyguları ve aynı Türkiye idealini paylaştığını kaydeden Hisarcıklıoğlu, “İnşallah, sürecin sonunda çocuklarımıza daha özgür, daha zengin ve kendine daha fazla güvenen bir Türkiye bırakmış olacağız. Bundan önce Ankara, Konya ve Edirne’de toplantılar yaptık. Bugün aramızda Anayasa Platformu dışında da çok sayıda sivil toplum kuruluşu var. Bugün tam konuşma günü. Bugün konuşamazsak pimizin üzerinde vebal var. Türkiye’nin geleceğini kurma günü” ifadesini kullandı.
Yeni anayasa sürecinde herkesin çorbada tuzu olmasını istediklerini bildiren Hisarcıklıoğlu, “siyasi görüşünüz inancınız ne olursa olsun bugün konuşmazsanız, vebali sizindir” dedi.
Anayasa Platformu’nu oluşturan STK’lar şu kuruluşlardan oluşuyor: “Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB), Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu, Türkiye Ziraat Odaları Birliği, Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu, Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu, HAK- İşçi Sendikaları Konfederasyonu, Memur Sendikaları Konfederasyonu, Türkiye Kamu Çalışanları Sendikaları Konfederasyonu, Türkiye Barolar Birliği, Türkiye Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ve Yeminli Mali Müşavirler Odaları Birliği, Türk Veteriner Hekimleri Birliği, Türkiye Seyahat Acentaları Birliği, Türkiye Noterler Birliği, MÜSİAD, TÜMSİAD, ASKON, TUSKON ve Türkiye Emekliler Derneği.
-Hisarcıklıoğlu'ndan Diyarbakır'a fakülte müjdesi
TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu konuşmasının sonunda, TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi'nin bir fakültesinin Diyarbakır'da açılacağı müjdesini verdi. Hisarcıklıoğlu, bu konuda başta Diyarbakır Valisi Mustafa Toprak ve TOBB Yönetim Kurulu Üyesi ve Diyarbakır Ticaret Borsası Başkanı Fahrettin Akyıl olmak üzere emeği geçen herkese teşekkür etti.
-TBMM Başkanı Çiçek: ''Sizin iradeniz, talebiniz hilafına biz birşey yapmayız, yapamayız, yapmamalıyız''
TBMM Başkanı Cemil Çiçek, yeni anayasa çalışmalarına ilişkin, ''Sizin iradeniz, talebiniz hilafına biz birşey yapmayız, yapamayız, yapmamalıyız. Onun için size geldik soruyoruz. Diyoruz ki, nasıl bir Anayasa istiyorsunuz?'' dedi.
Bu toplantılara konuşmak için değil, dinlemek için geldiklerini ve ''yeni bir Anayasa yapıyoruz'' dediklerini belirten Çiçek, ''Anayasa yazmıyoruz, yapıyoruz'' diye konuştu.
Bir toplumsal sözleşme yaptıklarını vurgulayan Çiçek, şöyle devam etti:''Anayasalar için böyle bir ifade kullanılır. Sözleşmenin de şartları olur. Taraflar ne yapacak? ne edecek? yükümlülüklerini ne zaman yerine getirecek? sözleşmelerde bunlarda yazılır. Bu sözleşmenin şartlarını biz değil, siz belirlemelisiniz. Siz ne istiyorsanız onu söyleyin. Çünkü anayasalar vatandaşın devletten beklentileridir. Devletten ne bekliyorsunuz? ne istiyorsunuz? bugün burada bunu açık bir şekilde söylemelisiniz.''
Çiçek, her fikir, her düşünce, her talebin mutlak bir şekilde değerlendirileceğini vurgulayarak, ''Bundan en ufak bir şüphesi olmasın, olmaması lazım'' dedi.
''Aksi halde bir komisyon oluşturup, Ankara'da kapalı salonlarda biz bir anayasa taslağı hazırlar sonrada size getirirdik'' diyen Çiçek, şunları söyledi:''Geçmişte öyle oldu. Ama buna herkes itiraz etti. 'Böyle anayasa olmaz, böyle anayasa yapılmaz' denildi. 'İçerisinde vatandaşın olmadığı, vatandaşın düşüncesinin sorulmadığı ne beklediğinin sorulmadığı anayasa bizim anayasamız olamaz' diye. Sizin iradeniz, talebiniz hilafına biz birşey yapmayız, yapamayız, yapmamalıyız. Onun için size geldik soruyoruz. Diyoruz ki, nasıl bir anayasa istiyorsunuz?.''
Çiçek, bugünkünden daha iyi bir Anayasa yapmaları gerektiğini vurgulayarak, şöyle dedi:''Hak ve özgürlükler yönüyle, daha ileri bir demokrasi için, daha çağdaş bir demokrasi için, halkına daha fazla hizmet üreten bir devlet sistemini kurabilmek adına yeni bir Anayasa yapmamız lazım. Halkın isteklerini karşılayan, bugün Anayasadan kaynaklanan sorunların hiç olmazsa önemli bir kısmını ortadan kaldıracak yeni bir Anayasa yapmamız lazım. Yani sorunların kaynaklarının nedeni olan bir Anayasa değil, siyaset kurumuna sorunların çözümü için yetki veren imkan veren fırsat veren, alan açan bir Anayasa yapmamız gerekmektedir.''
Başka açılardan da yeni bir anayasaya ihtiyaç olduğunu dile getiren Çiçek, ''Bu Anayasa yürürlüğe gireli 30 sene oldu. Daha yapıldığı günden beri bu Anayasaya toplumun her kesiminden itiraz var'' dedi.
Çiçek, yaşanan birçok sorunun temelinde mevcut anayasanın olduğunu belirterek, ''Her sorun Anayasadan kaynaklanmıyor ama önemli gerginlikler, gerilimler, sıkıntılar bu Anayasadan kaynaklanıyor. Bu Anayasadan kaynaklandığı içindir ki, 30 sene içerisinde 17 defa değiştik. Çatısı, bacası, penceresi değişti... Bu anayasa ile Türkiye yoluna devam edemez. Etmesi mümkün değil. O nedenle 4 siyasi partimiz doğru bir kararla vatandaşımızın isteğine uygun olarak bu defa bu işi yapalım dedi. Yapmak mecburiyetindeyiz.''
Çiçek, yeni bir Anayasayı yapamadıkları takdirde, siyaset kurumunun çok şey kaybedeceğinin herkesin farkında olması gerektiğini vurguladı.
Yeni bir anayasa yapmak gibi vatandaşlara karşı bir sorumlulukları olduğuna dikkati çeken Çiçek, sözlerini şöyle sürdürdü:''Bir başka açıdan daha sorumluluğumuz var. Biz diyoruz ki, bir kısım geçmiş uygulamalardan, sorun çözme, yol ve yöntemlerinden hep beraber şikayet ettik, bunun acılarını çektik çekiyoruz. O halde Türkiye'nin sorunlarını siyaset kurumu çözecekse ve siyaset kurumunun önünde de bir Anayasa yapmak gibi sorumluluk varsa, bunun gereğini yapmalıdır. Aksi takdirde bugünkü gazetelere de bakın 'yeni bir Anayasa yapılamaz diyor. Yapamaz bunlar' diyor. Bunları mahcup etmek adına, belli sayıda cuntacının hazırladığı Anayasa yerine, bu milletin temsilcilerinin, vekillerinin bir Anayasa yapabileceğini dünya aleme göstermek adına bu bizim boynumuzun borcudur.''
Çiçek, fikir, katkı, destek, teşvik beklediklerini ifade ederek, şunları söyledi:''Yapın diye taahhüt istiyoruz, yapamadığımızda da bizi cezalandırmanızı istiyoruz. Gereğini yapın o zaman. Çünkü siyaset kurumu ülkenin sorununu çözemezse, gece baskıncılarına iş çıkar. Onlara fırsat vermemek adına bu defa bakın milletin siyasetten seçtikleri de, meslek örgütleri STK'lar olarak seçtikleri de burada. Unla şeker var, yağ var, eğer bu defa beceremezsek bu bizim beceriksizliğimizdendir. Kimsede kusur aramaya gerek yok. Bu defa bu mayayı tutturmalıyız, bu defa bu engeli aşmalıyız. Bu defa milletimize güven veren bir işi birlikte yapabilmeliyiz. Birlikte iş yapabilme kültürünü, geleneğini, örneğini milletimize armağan etmeliyiz. Biz içinizde baskı olmasın, daha demokratik daha özgürce olsun diye içinizde fazla kalmıyoruz.''
- Anayasa Uzlaşma Komisyonu Üyeleri
Anayasa Uzlaşma Komisyonu Üyesi, AK Parti Karabük Milletvekili Mehmet Ali Şahin ise, merkezinde insan olmayan anayasaların problem çözemeyeceğini, aksine problem oluşturacağını söyledi. Şahin, "Anayasalar problem çözmek, sorunları çözmek için yapılır, Ancak 89 yıl içerisinde 4 anayasaya sahip olmamıza rağmen Türkiye'de problemler çözülmemiş, hatta bazı alanlarda daha da ağırlaşmıştır. Problem çözmesi gereken anayasalar, problem oluşturmuştur. Eksik olan nedir? Özellikle son iki anayasaya baktığımızda bu anayasalar bir önceki döneme tepki ürünü olarak ortaya çıkmıştır. Merkezinde insan yoktur. İnsan devlet için vardır, devlete hizmet için vardır anlayışının hakim olduğu anayasalardır.
Türkiye ilk kez olağan bir dönemde halka geliyor ve şunu söylüyor, 'Biz TBMM olarak yeni bir anayasa yapmak istiyoruz ey halkım ne diyorsunuz?' Sizin dediğinizin ne kadar önemli olduğunu bildiğimiz ve buna inandığımız için sizin önerileriniz istekleriniz ve talepleriniz doğrultusunda Türkiye'nin ihtiyaç duyduğu çağdaş anlamda ve insanı merkez alan yeni bir anayasa yapmak istiyoruz" dedi.
Anayasa Uzlaşma Komisyonu üyesi CHP Konya Milletvekili Atilla Kart ise Türkiye'de nefret ve ayrışma ortamının yaratıldığı bir dönemde Türkiye'nin yeni bir Anayasa ihtiyacının gün geçtikçe kendini daha çok gösterdiğini vurguladı.
Toplum olarak bir ortak yapıyı oluşturmamız gerektiğini anlatan Kart, ''Anayasa Türkiye'nin sorunlarını çözmek için tek başına bir sihirli değnek değildir. 12 Eylül 1980, 6 Aralık 1983'de çıkan ve halen yürürlükte olan ihtilal kanunlarının öncelikle değiştirilmesi şarttır. Yüzde 10 seçim barajının değişmesi sorumluluktur. Türkiye bu ayıptan artık kurtulmalıdır'' dedi.
Anayasa Uzlaşma Komisyonu üyesi MHP Genel Başkan Yardımcısı ve Konya Milletvekili Faruk Bal da, anayasa yapmanın zor olduğunu anlatarak, ''Ötekileştirmeler ortadan kaldırılsın. Bin yıl boyunca bu topraklara terimizi döktük, aynı acıyı paylaştık, aynı sevinçleri paylaştık. Dolayısıyla bu tür sebepler birbirimizi kucaklayacağımız noktaya getirir. Her 3 Türk ve Kürt ailesinin birbirleri ile akrabalıkları var. Sorunlar yok mu? Elbette vardır. Ama bu sorunları gelecek nesillere aktarmadan çözmeliyiz. İşte bugün bunun için buradayız'' dedi.
Anayasa Uzlaşma Komisyonu Üyesi BDP Diyarbakır Milletvekili Altan Tan da, yaptığı konuşmada birlik ve beraberlik mesajları verdi. Tan, "Allah bu millete; tekrar millet ile devletin barışacağı bütün bir Ortadoğu'da tekrar barış ve huzurun hakim olacağı günleri getirsin. İnşallah bizler de, sizler de, hepimiz bu güzel günlere hizmet ederiz. Yanlışlığa, kötülüğe, zarara, ayrılmaya, parçalanmaya değil. Allah hepimize yardım etsin yolumuz açık olsun" diye konuştu.
Diyarbakır Valisi Mustafa Toprak ise, Diyarbakır'ın sevgi ve gönül şehri olduğunu ve bu sevgiyi gönüllerden gönüllere aktarmanın altyapısını da kurmak gerektiğini vurguladı.
Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir de, Parlamento çatısı altında grubu bulunan partilerin yeni anayasa yapmalarının mümkün olduğunu söyledi.
Türk İş Konfederasyonu Genel Başkanı Mustafa Kumlu, yeni anayasaya vatandaş eli değmesini istediklerini ve bu çalışmalar sonucunda, yeni anayasanın devlet ve millet arasındaki bir mutabakat belgesini haline geleceğini umut ettiklerini kaydetti.
Hak İş Sendikası Genel Başkanı Mahmut Arslan da, Hak İş'in yeni anayasaya her zaman destek verdiğini ve vermeye devam edeceğini bildirdi.
Türkiye Esnaf ve Sanatkarlar Konfederasyonu Bendevi Palandöken, Türkiye'nin tüm değerlerinin ortak değerler olduğunu belirtti.
TÜRMOB Genel Başkanı Nail Sanlı ise, birbirinden farklı sivil toplum kuruluşlarının herşeyi bir kenara bırakarak yeni bir anayasa için biraraya geldiklerini ve yeni anayasa ısrarlarını içeren bir rapor verdiklerini ve birlikte çözüme kavuşacaklarına inandıklarını söyledi.
TÜMSİAD Genel Başkanı Hasan Sert, yapılan çalışmanın olağanüstü birşey olduğunu ve bu kararı alan iradeye teşekkür ettiklerini ifade etti.
Türkonfed Başkanı Erdem Çenesiz de, Diyarbakır'ın bu çalışmada çok önemli bir yer olacağına inandığını kaydetti.