29.11.2012 / İstanbul
Hisarcıklıoğlu, son 20 yılda yaşanan değişim ve dönüşüm sürecinin, tarihi İpek Yolu'nun yeniden canlandırılmasını ve bu güzergâh üzerindeki ülkelerin, küresel ekonomik sisteme entegrasyonu gereğini doğurduğunu dile getiren Hisarcıklıoğlu, ''İpek Yolu'nun bir ucunda küresel ekonominin büyüme motoru Çin, diğer ucunda ise yaşanan tüm krizlere rağmen dünyanın en büyük pazarı Avrupa Birliği var. Küresel sistemin stratejik havzaları olan Körfez, Hazar, Karadeniz ve Doğu Akdeniz, bu tarihi yolun güzergâhı üzerinde. Zenginliklerle dolu müthiş bir coğrafya, tekrar birbirine yakınlaştı” dedi.
-Sınır kapılarında azalan bekleme sürelerinden yılda 200 milyon dolar tasarruf
TOBB Başkanı M. Rifat Hisacıklıoğlu Forum’un açılışında yaptığı konuşmada, ''Sınır kapılarında artan kapasite ve azalan bekleme süreleri sayesinde, tüccar ve sanayicilerimizin ihracat işlemleri maliyetlerinden tasarrufu yılda 200 milyon doların üzerine çıktı'' ifadesini kullandı.
Hisarcıklıoğlu, planlanan ulaştırma projelerinin hayata geçirilmesi, kıtalar arasında malların modern TIR filoları ve tren konteynırları ile bölge limanları üzerinden taşınabilmesi halinde bölge içi ticaretin artacağını ve bölgede özel sektörün güçleneceğini vurguladı.
TOBB Başkanı, ''Küresel ulaşım ağına sahip ülkelerin güven içinde ve istikrarlı olmasını tüm dünya ister ve destekler. O halde ülkelerimizin zengin olmasını, huzur içinde olmasını istiyorsak bu proje bize altın fırsatlar sunuyor'' dedi.
-Çağın ihtiyaçlarına cevap üretemeyen gümrük mevzuatları
İpek Yolu Havzası'nın tekrardan eski ihtişamına kavuşabilmesi ve küresel sisteme entegrasyonu için, bölgede ticaretin kolaylaştırılması, ticaretin önündeki engellerin kaldırılması, özel sektörün gelişiminin sağlanması ve yatırım ortamının iyileştirilmesi gerektiğini vurgulayan Hisarcıklıoğlu, ''İpek Yolu Havzasının üzerindeki donmuş ihtilaflar, hantal bürokrasi, çağın ihtiyaçlarına cevap üretemeyen gümrük mevzuatları, ulaştırma hatlarının gelişmemiş ve gümrüklerin modernize edilmemiş olması önümüzdeki en büyük engelledir'' değerlendirmesini yaptı.
Bu engellerin aşılması noktasında, Türkiye'nin özellikle son 10 yılda attığı adımların bölge için örnek olması gerektiğini ifade eden Hisarcıklıoğlu, geçen hafta, Afganistan'dan kara yolu taşımacılığı alanında söz sahibi kuruluş temsilcilerine kara yolu taşımacılığının bel kemiği olan TIR Sistemi hakkında 3 günlük bir eğitim verdiklerini anlattı.
-Gümrükler artık daha modern
TOBB iştiraki olan bir şirketin, sınır kapılarının modernizasyonunu yaptığını anımsatan Hisarcıklıoğlu, ''Altyapı modernizasyonu için bütün finansal yükü taşıyoruz. Sınır beklemelerini neredeyse yarı yarıya azalttık. Kapıda çok daha az bekleyen sürücülerimiz, zamandan önemli ölçüde tasarruf sağlıyor ve maliyetleri düşüyor'' dedi.
Gümrük makamlarının da kontrollerini daha modern ortamlarda yaptığına işaret eden Hisarcıklıoğlu, ''Bu güne kadar Kapıkule, Yunanistan, Bulgaristan, Irak, Gürcistan ve Suriye sınır kapıları modernize edildi. Sınır kapılarında artan kapasite ve azalan bekleme süreleri sayesinde, tüccar ve sanayicilerimizin ihracat işlemleri maliyetlerinden tasarrufu, yılda 200 milyon doların üzerine çıkmıştır'' bilgisini de verdi.
-Engellerin kalkması için çalışma
İran ve Pakistan ile Ekonomik İşbirliği Teşkilatı nezdinde İstanbul-Tahran-İslamabad Konteyner Tren Projesi'ni geliştirdiklerini söyleyen Hisarcıklıoğlu, üç ülke olarak hat üzerindeki engellerin kaldırılması için çalışmalar yaptıklarını anlattı.
Hisarcıklıoğlu, ''Bugün kürsülere çıkıp birbirimize 'bürokratik engelleri kaldıralım', 'altyapıyı geliştirelim' gibi daha sonra unutacağımız sözler verebiliriz. Ancak, bizlerin çalışma anlayışı 'somut projeler üstünde işbirliği' olmalıdır. Birbirimizi rakip olarak değil, bir bütünün, yani yeniden canlandırmaya çalıştığımız İpek Yolu'nun tamamlayıcı unsurları olarak görmeliyiz'' diye konuştu.
Bu arada açılış konuşmalarının ardından, Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı'nın himayesinde Azerbaycan, Gürcistan, Tataristan, Kırgızistan ve Türkiye arasında ''Niyet mektubu'' ile İran, Pakistan ve Türkiye arasında imzalanacak ortak bildirinin imza töreni de gerçekleştirildi
-Gümrük ve Ticaret Bakanı Yazıcı
Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı da konuşmasında İpek Yolu'nun basitçe bir ticaret yolu olmadığını belirterek, ''Gelecekte ekonominin merkezi yine Asya olacak. Bugün yaklaşık 30 trilyon dolar olan dünya toplam dış ticaret hacminin yüzde 22'sini İpek Yolu ülkeleri gerçekleştirmektedir. Son 10 yılda bu ülkelerin ticaret hacmi 4 katına çıkmıştır'' dedi.
Yazıcı, ''İpek Yolu Ülkeleri Arasındaki Ticaretin Kolaylaştırılması ve Geliştirilmesinde Gümrük İdarelerinin Rolü'' konulu, ''5. Uluslararası Forum''un açılışında yaptığı konuşmada, projeye 2008 yılında Antalya'daki ilk toplantıyla başlandığını hatırlattı.
Aradan geçen 4 yılda önemli mesafe alındığını söyleyen Yazıcı, İpek Yolu Projesi'nin kapsamlı bir girişim haline geldiğine işaret etti.
Tarih boyunca izlenen, insanlığın kullandığı yolların aslında tarihi inşa eden ana arterler olduğunu dile getiren Yazıcı, ''İpek Yolu medeniyetlerin doğduğu, medeniyetlerin beslendiği hattır. İpek Yolu sadece tüccarların değil, aynı zamanda doğudan batıya ve batıdan doğuya orduların, fikirlerin, dinlerin ve kültürlerin de yolu olmuştur. Bu yol, yüzyıllar boyunca sadece ticari eşyaların taşınmasını sağlamakla kalmamış, kültürleri birbiriyle tanıştırmış, doğu medeniyetini batıya taşımıştır'' diye konuştu.
-''Gelecekte ekonominin merkezi yine Asya olacak''
İpek Yolu'nun eski canlılığını kaybetmesinin, ülkeler arasındaki ilişkilerin belli dönemlerde kesintiye uğramasından kaynaklandığını dile getiren Yazıcı, ''Bu yol üzerindeki gümrük kapılarını yenilerken, dostluk köprülerini de daha sağlam inşa edelim istiyoruz. Gümrük kapıları ülkelerimizin birbirine açılan gönül kapıları, dostluk kapıları olsun. Biz ülkelerimiz arasındaki kültürel bağları, halklarımız arasındaki ilişkileri güçlendirmek istiyoruz'' şeklinde konuştu.
Yazıcı, bu coğrafyanın yeniden güçlenmesinde, ana akım arteri olan İpek Yolu'nun güçlenmesinin önemli rol oynayacağına işaret ederek, ''Tarih yeniden ve buradan yazılıyor. İpek Yolu ülkeleri bir zincirin halkaları gibidir'' dedi.