Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği

TOBB Yüksek Koordinasyon Kurulu Toplantısı, 19 Nisan 2011 Salı günü (bugün) Ankara'da TOBB Birlik Merkezi'nde, TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu’nun evsahipliğinde, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ali Babacan’ın katılımıyla gerçekleştirildi.

Toplantının basına açık bölümünde bir konuşma yapan TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, Bakan Babacan’ın özel sektörle istişare içinde yürüttüğü ekonomi yönetiminin, ülkenin küresel kriz sonrasındaki toparlanmasında büyük rol oynadığına işaret ederken, yine son dönemde iki önemli yapısal reformun, ticaret ve borçlar kanunlarının hayata geçmesinde Ali Babacan’ın destek sağladığını anlattı.

2010 yılında 3 alanda tarihi rekorlara imza atıldığını ifade eden Hisarcıklıoğlu şunları söyledi:  “Milli gelir düzeyinde, özel sektör makine-teçhizat yatırımlarında ve özel sektör istihdamında tarihi zirvelere ulaştık. Türkiye, 2008-2010 arasında, kriz öncesi üretim düzeyini yakalayan 24 ülkeden biridir ve bu ülkeler içinde 9. sıradayız. Yine bu dönemde, Avrupa’da Polonya’dan sonra, Ortadoğu’da ise İsrail’den sonra, ikinci en hızlı toparlanan ülkeyiz.

-Ekonomideki olumlu noktalar

Bunlara ilave olarak, ekonomi yönetiminin mali disiplini sürdürme yönündeki kararlılığı, finansal sistemimizin sağlamlığı, tüketici ve reel sektör beklentilerinin olumlu seyri, risk primi göstergelerinin kriz öncesi seviyelerinin de altında seyretmesi, ülkemiz ekonomisi açısından olumlu bir görünüme işaret etmektedir.”

Bu olumlu gelişmelerin yanında, en büyük pazarımız konumundaki AB ülkelerindeki ekonomik toparlanmanın gecikmesi ve hızla artan petrol fiyatlarının katkısıyla, ithalatın ihracattan daha hızlı arttığını ve dış ticaret açığını büyüdüğünü de belirten Hisarcıklıoğlu, ekonomideki büyüme sürecini kuvvetlendirerek devam ettirmek için, 2011 ve sonrasında ihracatın öneminin daha da arttığına dikkat çekti.

TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, “2010 yılı büyümesi özel sektör tüketimi ve yatırımına dayalı olmuştur. Güçlü büyüme için, dış ticaretin de büyümeye katkı vermesini sağlamalıyız.

Hem büyüyen dış ticaret açığını, hem de sanayimizin ithalat bağımlılığını azaltmak açısında, yapısal reformlara devam etmeli ve katma değerli üretimi desteklemeliyiz. Kamu ve Özel sektörün birlikte düşünerek yapacakları çalışmalarla, bu alanlarda da sonuca ulaşacağımıza inanıyoruz” diye konuştu.

-İşin içindeki işadamlarının görüşleri

TOBB Yüksek Koordinasyon Kurulu’nda, Türkiye’nin hem en büyük sanayi üretim bölgeleri, hem de denizcilik sektörünün temsil edildiğini bildiren Hisarcıklıoğlu şöyle konuştu:
“Küresel krizin etkilerinden kurtulup, çarpıcı bir büyüme performansına ulaşmamızda, bu sektörlerimizin büyük katkısı vardır.
Kurul üyesi arkadaşlarımız, iş hayatındaki durumu ve önerilerini, bizlerle paylaşacaklar. Bu görüşler, ekonomi yönetimimiz için de önemli ve değerlidir. Zira onların bizzat işin içinde olup, yaşadıklarını, gördüklerini, kamu kurumlarımız ancak birkaç ay sonra açıklanan istatistiklerde görebilmektedir.
Özel sektör olarak, hükümetimiz ve bürokrasimizle birlikte istişare içinde, ekonomideki yüksek büyüme hızını daha da kuvvetlendirerek sürdüreceğimize inanıyorum.”

- Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ali Babacan

TOBB Yüksek Koordinasyon Kurulu Toplantısı’na katılan Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ali Babacan ise burada yaptığı konuşmada, küresel ekonomik krizin tam atlatılamadığı bir dönemde, Türkiye’nin içinde bulunduğu coğrafyada patlak veren halk ayaklanmaları nedeniyle zor bir dönemden geçildiğini belirtti. Babacan, “Bölgemiz çok ciddi bir dönüşüm döneminde bizim bu tablo içinde kendi içimizde yapacaklarımız büyük önem taşıyor. Doğru zamanda doğru adım atabilmek önemli bir dönüşüm sürecinde Türkiye için yeni fırsatlar yakalayabilmek için önemli olacak” dedi.

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, risklerin büyük olduğunu ve çok ciddi problem safhaları olduğunu belirterek, “2008-2009 krizinin henüz tam anlamda atlatılamadığı, farklı bir safhasında olduğu dönemde bölgemizdeki yeni jeopolitik durum, önce Tunus’la başlayan sonra Mısır’a sıçrayan ve arkasından Libya’da çok daha kanlı çatışma boyutlarına ulaşan pek çok ülkenin içinde bulunduğu riskli bir ortamda dikkat etmemiz gerektiği bir konum” diye konuştu.

-Seçimden sonra yoğun bir gündem bizi bekliyor

Türkiye’nin şu anda içinden geçmekte olduğu dönemin kritik bir dönem olduğunu dile getiren Babacan, “Türkiye’nin kendi iç seçim takvimi var. Seçimden sonra çok yoğun bir gündem bizi bekliyor. Biz ekonomi politikalarımızda her zaman güven ve istikrarı ön planda tuttuk. Türkiye’nin 2002’den bu yana elde ettiği ekonomik başarının altındaki temel unsur Türkiye’de oluşturulan güven ortamıdır. Güven olunca her şey kolaylaştırılıyor. Güven olmadan ilerlemek, toparlanmak mümkün değil. Güven kolay oluşmuyor, ama güven kaybının çok hızlı olabileceğini en iyi iş dünyasının temsilcileri bilebilir” şeklinde konuştu. Bunun siyesi yönetimde de ekonomi yönetiminde de hiç farklı olmadığını vurgulayan Babacan, hukukun her şeyin temeli olduğunu, gerçek anlamdan güvenilir bir hukuk devleti olmanın son derece önemli olduğunu söyledi. Yargı sistemine güvenin de son derece önemli olduğunu sözlerine ekleyen Babacan, “İşte bütün bunların ele alındığı yeni bir anayasa şu anda gündemimizde. Seçimlerden sonra hükümetimizin ilk gündem maddelerinden birisi bu olacaktır. Çok geniş bir katılımla hazırlanan ve mümkün olduğunca hukukçuların değil, herkesin kolayca okuyup anlayabildiği, basit, sade bir metin. Demokrasiyi insanı önceleyen bir metin” ifadelerini kullandı.

-“Son iki yıldır aldığımız pek çok kritik kararda TOBB’un çok önemli faydası oldu”

Babacan, istişare için ancak temsil gücü yüksek belli bir sayıda kişiyle bir masa etrafında konuların rahat değerlendirilebildiğini belirterek, “Biz daha geniş katılımlı toplantılarda yapıyoruz ama bu toplantılarda iletişimin tek yönlü olabildiğini de görebiliyoruz. En son sektör meclisleriyle bir toplantı gerçekleştirmiştik. Politikalarımızı oluştururken bu toplantılardan çok istişare ediyoruz. Yoğun iş birliğinin istişare ortamının faydalarını çok gördük. Son iki yıldır aldığımız pek çok kritik kararda TOBB’un çok önemli faydası olmuştur” ifadelerini kullandı.

Babacan, gerek Anayasa değişikliklerinde gerekse yasal düzenlemelerin TBMM’de gündeme ele alınmasında TOBB’un çok büyük katkısı olduğunu vurguladı.

Babacan, “TOBB, TÜSİAD, TİSK, MÜSİAD ve adını belki şu an unuttuğum birkaç kuruluş daha tüm siyasi partileri gezerek biz iş dünyası olarak bunu istiyoruz, bunu hiç tartışma konusu etmeyin Türkiye ekonomisi için Türk iş dünyası için bu yasalar gereklidir demişlerdir” diye konuştu.

Bakan Babacan, “ABD’nin Japonya’nın ve Avrupa’daki pek çok büyük ekonominin çok ciddi sorunlarla baş ettiği bir dönemde ABD gibi borçlanma faizlerinin referans alındığı ve dünyanın en büyük ekonomi olarak görülen bir ekonominin bir hazinenin kredi notunun düşürülmesinin gündemde olması dünyadaki ekonomik konjonktür boyutlarını bize daha iyi anlatıyor” ifadelerini kullandı.


-TOBB Yüksek Koordinasyon Kurulu’nun yapısı

5174 sayılı TOBB Kanunu çerçevesinde kurulan Yüksek Koordinasyon Kurulu, Türk özel sektörünün öncü kanaat önderleri olarak hizmet etmek üzere, oda ve borsa camiası içerisinden seçilen 15 üyeden oluşuyor.

TOBB’da kurumsal ve yapısal değişim ile dönüşüm gibi çok önemli görevler üstlenen Yüksek Koordinasyon Kurulu’nda görev alan üyeler, aynı zamanda Ticaret Odaları, Ticaret ve Sanayi Odaları, Sanayi Odaları, Ticaret Borsaları ve Deniz Ticaret Odalarını temsil etmekte.

​