TOBB - Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği

Kimya sektörü TOBB’da buluştu


28.04.2011 / Ankara



V. Kimya Endüstrisi Gelişim Şurası’nda konuşan Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, kimyanın bütün sektörlerin itici gücü olduğunu belirtirken, sektörün yapısal bir değişim gerçekleştirerek, katma değeri yüksek nitelikte kimyasal maddelerin üretimine yönelmesi gerektiğini vurguladı.​ ​

 

Haber videosu için tıklayınız.

 

V. Kimya Endüstrisi Gelişim Şurası, 28 Nisan 2011 Perşembe günü (bugün) TOBB’un evsahipliğinde Ankara’da TOBB Birlik Merkezi Konferans Salonu’nda başladı. İki gün sürecek ve TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu’nun ev sahipliği yaptığı Şura’nın açılışına Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, PAGEV ve Kimya Sanayi Platformu (KSP) Başkanı Mehmet Uysal ile TOBB Türkiye Kimya Sanayi Meclis Başkanı Timur Erk ile çok sayıda sektör temsilcisi katıldı.


-Kimya, vazgeçilemeyen sektör


Şuranın açılışında konuşan TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, bugün dünyadaki gelişmiş ülkelere bakıldığında, her birinin özellikle birkaç sektörde uzmanlaştığını, dünya piyasalarına hakim olduğunun görüldüğünü ifade etti. Amerika’nın uzay ve silah teknolojisinde, Fransa ve Almanya’nın uçak ve otomobil teknolojisinde, Japonya’nın elektronik teknolojisinde, dünyaya hakimiyetini kabul ettirdiklerine işaret eden Hisarcıklıoğlu, “Ancak bir sektör var ki, bu ülkelerin tamamında vazgeçilemeyen, ihmal edilemeyen konumdadır. Bu ülkelerin tamamı kimya sektöründe uzmanlaşmış, bu sektörde kendi kapasitelerini oluşturmuşlardır. Çünkü, kimya aslında, aklınıza gelebilecek bütün sektörlerin ham maddesidir, itici gücüdür” diye konuştu.

 Gelişmiş ülkelerin tamamının kimyayı ‘stratejik sektör’ olarak ilan ettiğini bildiren Hisarcıklıoğlu şunları söyledi: ”İşin gerçeği, biz bu durumu geç fark ettik. Yıllarca kimya sektörünü birkaç temel mamulün üretildiği bir sektör olarak gördük. Bakınız, 2008 yılında Sayın Cumhurbaşkanımızla birlikte Japonya’ya bir seyahat gerçekleştirdik. Orada, Japonya’nın en büyük firmaları ile temas kurduk. Ve hayretle şunu gördük.


Dünyanın teknoloji üssü olan, bizim sadece elektronik sektöründeki kapasitesini bildiğimiz Japonya’da, toplam imalat sanayi yatırımlarının %12’si kimya sektörüne yapılıyor. Japonya’da, imalat sanayindeki toplam Ar-Ge harcamalarının %18’i, kimya sektöründe gerçekleşiyor. Bu rakam yıllık yaklaşık 25 milyar dolara tekabül ediyor. Çünkü biliyorlar ki, depreme dayanıklı bina yapmak istiyorsanız, size buna uygun malzeme geliştirecek tek sektör kimya sektörüdür. Biliyorlar ki, daha hızlı işlemciler yapmak istiyorsanız, elektronik devrelerde kullanacağınız yeni nesil malzemeleri, sadece kimya sektörü geliştirebilir. Her türlü koşula dayanabilen boya maddesine ihtiyacınız varsa, bu da kimya sektörünün işidir”

 

-“Kimya, diğer sektörlerin de katma değerini artırıyor”

 

Kimya sektörünün, sadece kendi içinde katma değer üreten değil, diğer sektörlerdeki katma değeri de artıran bir unsur olarak kullanıldığını söyleyen TOBB Başkanı, bu nedenle kimya sektörünü asla ihmal edilemeyeceğine vurgu yaptı. Hisarcıklıoğlu, kimya sektörüne bu gözle bakmak ve yeni bir yaklaşımla sektör stratejisini bu çerçeveye sokmak gerektiğini bildirdi.

Kimya sektörümüzde bu dönüşümü yapabilecek altyapı bulunduğunu belirten Hisarcıklıoğlu şunları kaydetti:

 “Çünkü sektör ülkemizde, büyük bir kapasiteye ve bilgi birikimine sahip. Kimya Sektörümüzün, milli gelir içinde sahip olduğu pay %8 ve sektör çok geniş bir ürün yelpazesinde üretim yapıyor. Türkiye’de yaklaşık 2,600 çeşit kimyasal ürün üretiliyor ve toplam üretim kapasitesi 180 milyon ton.


Birliğimiz veri tabanına göre; Kimya Sanayi Sektörü’nde 13.118 kayıtlı firma faaliyet gösteriyor. Sektörün sağladığı istihdam 765 bin kişi ve bunların % 6’sı mühendis. Bu sektör, geçtiğimiz yıl 123 milyar dolarlık üretim yaptı. 13 milyar dolar ihracat gerçekleştirdi ve Türkiye’nin ihracatçı ilk 10 sektörü içinde üçüncü sırada yer aldı.
Yani sektörde müthiş bir kapasite var. Ama ne yazık ki, ihraç ettiğimiz kimyasal madde ve mamuller, “kilogram başına ortalama 98 cent” gibi düşük fiyatlı nitelikte. Oysa az önce bahsettiğim ülkelerin tamamında Kimya sektörü, teknoloji yoğun bir sektör olarak kurgulanmış ve çok yüksek katma değerli ürünler üretiyorlar. O halde kimya sektörümüzün, yapısal bir değişim gerçekleştirerek, katma değeri daha yüksek nitelikte, ortalama 2 - 2,5 dolar/Kg fiyatlı kimyasal maddelerin üretimine yönelmesi gerekiyor.

Eğer katma değerli ürün istiyorsak, kimya sektörünü gelişmiş ülkelerde olduğu gibi, gerçek kimliğine kavuşturmamız gerekiyor. Bu çerçevede, sektördeki Ar-Ge kapasitesini büyütmek zorundayız. Çünkü Kimya Sektörünün asıl katma değer yaratacağı alan budur. Nihai ürünün yanında, diğer sektörlere yüksek katma değerli girdi tedarik etme kapasitesini oluşturmalıyız.”

 

-Üniversite-sanayi işbirliği

 

Bu çerçevede sektörde üniversite-sanayi işbirliğinin büyük rol oynadığını ifade eden Hisarcıklıoğlu, üniversite-sanayi işbirliğine en fazla ihtiyaç duyulan sektörün kimya sektörü olduğunu söyledi. Bu işbirliğinin en kolay kurulacağı; her iki tarafın da hem kısa, hem de uzun vadede kazançlı çıkacağı tek sektörün kimya olduğunu vurgulayan Hisarcıklıoğlu, “Üstelik Kimya sektörünün yoğunlaştığı bölgelerimizde, muazzam bir üniversite kapasitesi de mevcut. İşte, değerli hocalarım buradalar. Çok değerli bilgi birikimine sahipler. Sektörümüzün önde gelen isimleri buradalar. Çok büyük bir üretim kapasitesine sahipler. Yani altyapı hazır. O zaman gelin, artık bu işi çözelim” dedi.

 

-Kimya Sanayi Stratejik Plan Raporu

 

Bu amaçla kamu idaresine, özel sektöre ve üniversitelere referans olmak üzere, çok geniş bir katılımla 2010-2023 yıllarını kapsayan Kimya Sanayi Stratejik Plan Raporu hazırlanarak, hükümete sunulduğunu hatırlatan TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, “Sektörümüzün daha güçlü ve kendine yeterli bir konuma getirilmesi için hazırlanan bu kapsamlı çalışmanın, olumlu sonuçlar vereceğine inanıyorum. Diğer taraftan kimyasal madde üretiminde, bu yapısal değişikliğe gidecek çıkış yollarını belirlemek üzere, TOBB Türkiye Kimya Sanayi Meclisimiz bünyesinde Temmuz 2010’da “Ar-Ge İnovasyon Alt Komitesi” oluşturulmuştur. Bu komite çalışmalarına aktif bir şekilde devam etmektedir. Başta Sektör Meclisimizin değerli Başkanı Sayın Timur Erk ve Meclisimizin değerli üyeleri olmak üzere, tüm bu çalışmalarda emeği geçen kamu, üniversite ve özel sektör temsilcilerine teşekkür ediyorum” ifadesini kullandı.

 

-“AB mevzutını takip etmek gerekir”

 

Bir taraftan bu dönüşümü gerçekleştirirken, diğer taraftan da sektörün ihracatını yakından ilgilendiren AB mevzuatını takip etmek gerektiğinin altını çizen Hisarcıklıoğlu, firmaların AB mevzuatına hazırlanmaması durumunda üreten ama satamayan konuma düşülebileceği uyarısında bulundu. “Zira büyük firmalar kendi çabaları ile AB mevzuatını takip edip, firmalarındaki gerekli dönüşümü yapabilirler. Ancak unutmamalıyız ki, Kimya Sektöründe faaliyet gösteren firmalarımızın %83’ü KOBİ’dir” diyen Hisarcıklıoğlu, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Olarak bu çerçevede önemli bir adım attıklarını ve Reach Direktifi uygulaması için, sektörün yoğunlaştığı Odaları eğittiklerini anlattı.

Hisarcıklıoğlu konuşmasına şöyle devam etti:
“Kimya sektörümüzün ihracatının, yılda ortalama %11 artış kaydederek, 2023 yılında, 50 milyar dolara ulaşması hedeflenmektedir. Dünya çapındaki kimya sektörü ihracatının 2023 yılında 6,3 trilyon dolar olacağı tahmin edildiğinde, ülkemizin küresel payının, ikiye katlanarak, % 0,44’ten, %0,79 seviyesine yükselmesi öngörülmektedir.

Ancak ben inanıyorum ki, Kimya Sektörünü gelişmiş ülkelerdeki yaklaşımla ele aldığımızda, bu değerin kat kat üzerine çıkacağız. Ben sektör temsilcilerimizin, kıymetli hocalarımızın, kamu idaresinin ortak aklıyla bunu gerçekleştirebileceğimize yürekten inanıyorum. Bu konuda, TOBB olarak her türlü katkıyı vermeye devam edeceğimizi huzurlarınızda ifade ediyorum.”

 

- Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün

 

Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün ise konuşmasında  2011–2015 dönemini kapsayan ve 36 eylemden oluşan Kimya Sektörü Strateji Belgesi'ni 26 Nisan'da Ekonomik Koordinasyon Kurulu'na (EKK) ve Yüksek Planlama Kurulu'na (YPK) sevk ettiklerini bildirdi.

Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, kimya sektörünün 18 bin firma ve 230 bin çalışanı ile 2 bin 600 madde ve müstahzarı ürettiği dev bir sektör haline geldiğini söyledi. Son 8,5 yılda, sanayi üretimindeki muazzam artışın, kimyevi maddelere olan talebi önemli oranda artırdığını, bu talebin artmaya devam ettiğini belirten Ergün, bugün gelinen noktada kimya sektörünün lider bir ülkeyi taşıyacak noktaya ulaşması için daha yapılması gereken işler olduğunu dile getirdi.


-TÜPRAŞ’a petrokimya tesisi kurması çağrısı


İthal girdi oranını azaltmak için hem yeni yatırımların sayısını artırmak hem mevcut yatırımları daha nitelikli hale getirmek gerektiğini belirten Ergün, ''Mesela Aliağa'da ve Yumurtalık'ta yapılması planlanan rafineri yatırımları, petrokimya sektörünün hammadde ihtiyacını büyük ölçüde karşılayacaktır. Ancak sadece rafineri yatırımı yapmakla olmaz. Mutlaka yanına bir petrokimya tesisi de kurmak icap edecektir'' dedi.

Tüpraş'ın Yarımca rafinerisi yanındaki petrokimya tesisini de satın aldığını ancak orayı kapatmayı tercih ettiğini anlatan Ergün, ''Tüpraş'a yanında yeniden bir petrokimya tesisi düşünmesi'' çağrısında bulundu.

-Kimya sektörü strateji belgesi

Ergün, bu yılın başında, 2011–2014 yıllarını kapsayan ve 72 eylemden oluşan Sanayi Strateji Belgesi'ni kamuoyuna açıkladıklarını hatırlatarak, bu belgeyi, ''sadece 4 yılın nihai metni değil, aslında önümüzdeki 12 yılın başlangıç belgesi'' olarak niteledi.

Sanayi Strateji Belgesi ekseninde, sektörel strateji belgelerini de hazırladıklarını kaydeden Ergün, ''14 Nisan'da otomotiv sektörü için hazırladığımız strateji belgesini kamuoyuna açıkladık. Önümüzdeki günlerde de makine sektörü strateji belgesini açıklayacağız, 3 Mayıs tarihinde. Kimya, Demir-Çelik, Elektrik-Elektronik ve Seramik sektörlerine yönelik strateji belgelerini de bu yıl içinde tamamlamış olacağız. Kimya sektörü Strateji Belgesi'ni 26 Nisan'da EKK ve YPK'ya sevk ettik'' diye konuştu.


-Ankara'da boya ve kimya ihtisas OSB kurulacak


İhtisas organize sanayi bölgelerinin yatırıma açılması ve sektörel kümelenme modelinin desteklenmesi durumunda, sektörün çevre sorunlarının çözümlenmesi yanında, firmalara yatırım yeri de sağlanmış olacağını kaydeden Ergün, yer tespitinden sonra Ankara'da boya ve kimya ihtisas organize sanayi bölgesi kuracaklarını bildirdi.

 

- TOBB Türkiye Kimya Sanayi Meclis Başkanı Timur Erk


TOBB Türkiye Kimya Sanayi Meclis Başkanı Timur Erk de Türkiye Otomotiv Sektörü Strateji Belgesi ve Eylem Planı'nı göstererek, ''otomotiv yerinde kimya yazdığını'' da gördüğünde çok mutlu olacağını söyledi. Erk, gelişmiş ve güçlü Türkiye için gelişmiş ve güçlü kimya sanayinin önemini vurguladı. Erk, Ar-Ge'nin kimya sanayinde her geçen yıl bozulan dış ticaret dengesinin birinci ilacı olduğunu da ifade etti.

Kimya sektörünün 35 sektöre hammadde ve ara girdi sağladığını dile getiren Erk, Kimya Sanayi Meclisi’nin çalışmaları hakkında bilgi verdi. TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu’na sektör meclislerine sağladığı katkılar için teşekkür eden Timur Erk, “Bizle beraber pek çok sektör meclisi gerçekten problem çözer durumda artık. Bakın Kimya sanayi, sektör meclisi ile nerelere geldi. Bunu Rifat Beye borçluyuz” dedi.

TOBB Türkiye Kimya Sanayi Meclis Başkanı Timur Erk, Sanayi ve Ticaret Bakanı Ergün’e de göreve geldiği günden bu yana verdiği katkılar için teşekkürlerini iletti.


- PAGEV ve KSP Başkanı Mehmet Uysal


Türk Plastik Sanayicileri Araştırma, Geliştirme ve Eğitim Vakfı (PAGEV) ve Kimya Sektör Platformu Başkanı Mehmet Uysal da yaptıkları çalışmaları anlattı. Uysal, kimya sektör platformunun sektörde faaliyet gösteren 31 sivil toplum örgütü ve kimya ile ilgili akademik çevreleri temsil ettiğini söyledi.

Bu arada, Uluslararası 2011 Kimya Yılı faaliyetleri kapsamında düzenlenen İstanbul Liselerarası Slogan Yarışması'nda dereceye giren öğrencilere de ödülleri verildi.

Yarışmada, Üsküdar İMKB Kız Teknik Meslek Lisesi öğrencisi Nigar Şıhlı ''Her Doğuş Bir Kimyanın Başlangıcıdır'', Bahçelievler Anadolu Lisesi'nden Umut Birsen ''Evrenin Dili Kimyada Gizli'', Tuna Lisesi Kimya Zümresinden Dilanur Gülen ''Moleküller Birleşir Dünya Güzelleşir'' sloganıyla üçüncü oldu.

 

 





Adınız Soyadınız
E-Posta Adresiniz
Kullanıcının E-Posta Adresi
Gönderenin Notu
Mesajınız Gönderilmiştir
İlginiz için teşekkür ederiz
ARAMA