Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği

HABER VİDEOSU İÇİN TIKLAYINIZ.

AB-Türkiye Odalar Forumu II Projesi (ETCF-II), ''Oda/Borsaların Avrupa-Türkiye Pozitif Gündemine Katkıları Oda Ortaklıkları Hibe Programı Başlangıç Toplantısı'' TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu’nun evsahipliğinde, Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, EUROCHAMBRES Genel Sekreteri Arnaldo Abruzzini, AB Türkiye Delegasyonu Birinci Müsteşarı Erwan Marteil ve Merkezi Finans ve İhale Birimi (MFİB) Başkanı Muhsin Altun'un katılımıyla gerçekleştirildi.

Toplantının açılış konuşmasını yapan Hisarcıklıoğlu, Türkiye-AB oda geliştirme programlarının, oda ve borsaların hizmet kapasitesinin gelişmesine çok ciddi katkılar sağladığını belirtti.

Bu projeyle, Avrupa Birliği (AB) üyesi ülkelerdeki odalarla da ileriye dönük işbirliği zemini oluşturulduğunu ifade eden Hisarcıklıoğlu, son 10 yılda iş dünyasına dönük hizmet ve kapasitelerini, AB normları doğrultusunda hızla geliştirdiklerini ve bu kapsamda yeni hizmetler, faaliyet alanları ve kurumlar oluşturduklarını söyledi.

Hisarcıklıoğlu, bu çerçevede hayata geçirdikleri projeler hakkında bilgi vererek, TOBB ETÜ, TEPAV, Kara Gümrük Kapıları Modernizasyonu şirketi, Türkiye-AB İş Geliştirme Merkezleri, Uzmanlaşmış Meslek Edindirme Merkezleri Projesi, Türkiye-AB Küresel İş Köprüleri Projesi ve kısa süre içinde başlatacakları ''İşçi ve İşverenlerin Küresel Ekonomideki Değişimlere Uyum Yeteneklerinin Artırılması'' gibi projeleri geliştirdiklerini belirtti.

Türkiye-AB Oda Forumu Projeleri'nin, 2001'den beri uyguladıkları oda geliştirme programlarının dördüncüsü olduğunu ifade eden Hisarcıklıoğlu, söz konusu bu projelerin oda ve borsaları AB üyeliğine hazırlamak, Türkiye-AB Sivil Toplum Diyaloğu'na ve insandan insana temasa katkı sağlamak, ve Türkiye'nin AB üyeliğinin getireceği fırsatlar konusunda bilinç oluşturmayı amaçladıklarına işaret etti.

Hisarcıklıoğlu, söz konusu proje kapsamında bir dizi etkinlik gerçekleştirdiklerini de anımsatarak, şunları kaydetti:

''40 oda ve borsa çalışanımız, AB konusunda eğitim programına katılıyor. Yaklaşık 3 bin firmaya anket uyguladık. Firmaların AB katılım sürecini ne kadar bildiklerini görmeye çalıştık. Ve elbette Türkiye'nin AB katılım sürecine nasıl baktıklarını sorguladık. 250 firmamıza detaylı bir anket uyguladık. Bu firmaların üretimlerinin AB mevzuatına uyumunu tespit ediyoruz. Bunun için odalarımızdan 25 uzmanı eğitime tabi tuttuk. Uzmanlarımız, AB'den gelen uzmanlarla birlikte anketi bizzat uyguluyor. Uygulama sonunda, Çevre, İş Sağlığı ve İş Güvenliği, Tüketicinin Korunması, CE İşareti, Kimyasallar ve gıda sağlığı konusundaki AB mevzuatına uyum düzeylerini göreceğiz.''
AB üyesi ülkelerden 1.700 firmayı kapsayan bir çalışma yaptıklarını, bu çalışma ile Türkiye'nin AB katılım sürecine AB iş dünyasının bakışının görüleceğini dile getiren Hisarcıklıoğlu, EUROCHAMBRES akademilerine oda ve borsalardan 30 yöneticinin katılımının sağlandığını, oda ve borsa yöneticilerinin, diğer ülkelerdeki en iyi uygulamalar hakkında bilgi sahibi olduklarını, deneyim ve bilgi değişimi sağlandığını, geleceğe dönük işbirliği için zemin hazırlandığını bildirdi.

Hisarcıklıoğlu, oda ve borsalardan 60 uzmanın inceleme ziyaretleri için Belçika, Fransa, Avusturya ve Polonya'ya gittiğini belirterek, ''Bu ülkelerdeki odaların mesleki eğitim, dış ticaretin desteklenmesi, inovasyon ve KOBİ destekleme araçları, mesleki eğitim gibi uygulamalarını inceleyip, Türkiye'ye aktarması sağlanacak'' dedi.

-''41 oda ve borsamız, AB'den 34 oda ile eşleşti''-

Proje kapsamında Türkiye'deki 41 oda ve borsanın, AB üyesi ülkelerdeki 34 oda ile eşleştirildiğini ifade eden Hisarcıklıoğlu, ''Eşleşme projeleri Türkiye'nin her bölgesine yayıldı. Örneğin, Batman ve Şırnak odalarımız Gümülcüne Ticaret ve Sanayi Odası ile eşleşti. Diyarbakır TSO, İtalya'dan Prato Odası ile eşleşti. Eskişehir Sanayi Odası ile Kütahya TSO, Almanya'dan Stutgard Odası ile eşleşti. Trabzon Ticaret Borsası İspanya'dan Kaseres Odası ile eşleşti. Uzun Köprü Ticaret Borsası, Uzun Köprü TSO, Kavala TSO ve Romanya'dan Sibiu TSO ile eşleşti'' diye konuştu.

Bu eşleştirme projeleriyle dış ticaret, inovasyon, kümelenme, tarımsal destekler, çevre ve mesleki eğitim konularında işbirlikleri  geliştirileceğine işaret eden Hisarcıklıoğlu, iyi uygulamaların Türkiye'ye transfer edileceğini söyledi.

Hisarcıklıoğlu, 2001'de oda geliştirme programını uygulamak için yabancı dil kapasitesi olan oda ve borsa aradıklarını hatırlatarak, o dönemde az çok İngilizce konuşabilen 10 oda ve borsayı zor bulduklarını fakat uyguladıkları bir dizi eğitim programları sonucunda bugün oda ve borsaların proje geliştiren en önemli yerel kurumlar haline geldiğine dikkati çekti.

2011 sonu itibariyle oda ve borsalar tarafından 440 proje uygulandığını anımsatan Hisacıklıoğlu, uygulanan projelerle, başta AB olmak üzere çeşitli kaynaklardan sağlanan finansman desteğinin ise 350 milyon avro civarında olduğunu belirtti.

-''Türkiye'nin AB katılım sürecine de destek veriyoruz''-

Hisarcıklıoğlu, iş dünyası kuruluşları olarak Türkiye'nin AB'ye üyelik süreci için yoğun bir çaba içinde olduklarını ifade ederek, ''Türkiye'nin AB katılım sürecine de destek veriyoruz. Üyelerimizin AB üyelik sürecine desteği, Türkiye ortalamasının çok üzerinde. Geçen yıl Haziran ve Temmuz ayında firmalarımıza uyguladığımız ankette, Türkiye'nin AB üyeliğine desteğin hala Türk iş dünyasında yüzde 74 olduğunu memnuniyetle gördük'' dedi.

AB üyeliği çalışmalarının, tam üyelik hedefiyle hızlandırılması gerektiğini vurgulayan Hisarcıklıoğlu, ''Teknik konularda mesafe almamız, siyasi kararlarla kilitlenmemelidir. Sonuçta, Türkiye Avrupa Birliği için de önemlidir. AB ile birlikte hareket eden bir Türkiye, AB'nin de menfaatinedir'' diye konuştu.

Avro Bölgesi'nin ciddi ekonomik sorunlarla uğraştığına işaret eden Hisarcıklıoğlu, bu kapsamda sorunların aşılması için son dönemde cesaret verici adımlar atıldığına dikkati çekti.

Hisarcıklıoğlu, AB'nin ekonomik krizi bir fırsat haline getirmeye çalıştığını dile getirerek, şunları kaydetti:

''Komşumuz Yunanistan'ın borç krizini aşmasına destek veren kararlar, Avro Bölgesi'nin geleceğine umutlu bakmamızı sağlıyor. Ben AB'nin içinde bulunduğu borç krizini aşacağına inanıyorum. Ancak, Avro krizinin aşılmasında hiç yapılmaması gereken şey, AB'nin içine kapanmasıdır. Avrupa Komisyonu'nun tavsiye ettiği şekilde, genişleme süreci fırsat olarak görülmeli. Genişleme sürecinin, AB üyesi ülkelere getirdiği katkı, gereksiz popülist yaklaşımlarla ihmal edilmemeli. Hiçbir siyasi gerekçe, hiçbir popülist yaklaşım, ekonomik büyümenin ve istihdam artışının önüne geçmemeli.''

Avrupa Komisyonu'nun, AB ekonomisinin durgunluktan çıkması, büyümesi, istihdam imkanlarının arttırılması ve daha rekabetçi olması olmasına dönük stratejilerine bakılması gerektiğine vurgu yapan Hisarcıklıoğlu, ''Vize uygulaması için önerdiği değişikliklere bir bakın. Bunların hiçbirinde aslında içe kapanma yok. Avrupa Komisyonu, AB'nin genişlemesi sürecine de benzer yaklaşım gösteriyor. AB liderlerinin Avrupa Komisyonu'nun önerilerini dikkate almasını gerektiğine inanıyorum'' dedi.

-Gümrük ve Ticaret Bakanı Yazıcı

Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı ise konuşmasında, ''Bakanlık olarak amacımız Türkiye'yi ticaretin en kolay yapıldığı bir ülke haline getirmek, bu yetmez aynı zamanda Türkiye'yi ticaretin en güvenli yapıldığı ülke haline getirmek'' ifadesini kullandı.
 
Bakan Yazıcı, günümüz dünyasında küreselleşme ile birlikte ülkeler arasındaki ticari sınırların izafi olarak kalktığını ve rekabetin daha çok ön plana çıktığını ifade etti.

Yazıcı, Türkiye'nin sağladığı siyasi istikrarla birlikte ekonomide gıptayla izlenilen büyük başarılar sergilendiğini belirterek, ''Enflasyonda ve faizlerde uzun yıllardan sonra tek haneli rakamlara ulaşılmış, özelleştirme ve yabancı sermaye girişlerinde çok ciddi artışlar kaydedilmiş, kamu borç stokunun milli gelire oranında ve bütçe açıklarının indirilmesinde çok olumlu gelişmeler sağlanmıştır'' diye konuştu.

Bugün Türkiye'nin dünyanın sayılı ekonomileri arasında yer almasının en önemli nedeninin; özel sektörün yatırım, üretim ve ihracattaki etkinliği ve dünya çapında sergilediği açılımlar olduğunu belirten Yazıcı, toplantının da bu açılımlardan bir tanesi olduğunu vurguladı.
Yazıcı, odaların yeni bir seçim arifesinde bulunduğuna dikkati çekerek, bu seçim döneminde yönetimde daha fazla kadının yer almasını arzu ettiğini söyledi.

-''Ticaret köprüleri aslında bir çeşit kültür köprüleridir''-

Bakan Yazıcı, ticaret odalarının, ulusal ve uluslararası ticaretin gelişmesine çok büyük katkıda bulunduğunu belirterek, işadamlarının kültürlerin birbirine dokunmasını sağladığını, bu nedenle sanayici ve işadamlarının uluslararası düzeyde kurdukları ticaret köprülerinin aslında bir çeşit kültür köprüleri olduğunu belirtti.

Nace kodlaması çalışmalarının bitirildiğini ve bakanlık web sitesinden de bu kodlama sistemine rahatlıkla ulaşılabildiğini dile getiren Yazıcı, Oda ve borsa üyelerinin faaliyet kodları, Gelir İdaresi Başkanlığı'na verilen Mükellef Bilgileri Bildirim Formu ve ilgili oda veya borsa kayıtları esas alınarak TOBB tarafından yeniden belirlendiğinin altını çizdi.

-''AB yavaş davranıyor''-

Yazıcı, Avrupa Birliği ile Türkiye arasında bu kadar önemli ve yoğun siyasi ve ekonomik bir ilişki olmasına rağmen, AB'nin halen Türkiye'ye karşı birçok yükümlülüğünü yerine getirme noktasında biraz yavaş davrandığını söyledi.

Dünya ekonomisine bakıldığında ortaya çıkan tablonun adaletsiz gelir dağılımı olduğunu belirten Yazıcı, küresel zenginliğin yaklaşık yüzde 64'üne dünya nüfusunun yüzde 14'ünün sahip olduğunu, geri kalan yüzde 36'lık katma değerin ise dünya nüfusunun yüzde 86'sı tarafından paylaşıldığını bildirdi.

-Merkezi Finans ve İhale Birimi Başkanı Altun

Merkezi Finans ve İhale Birimi (CFCU) Başkanı Muhsin Altun da, hibe programları kapsamında bugüne kadar 389,2 milyon avro tutarında 3 bin 114 hibe sözleşmesinin imzalandığını bildirdi. Altun, sözleşmeye bağlanma oranının da ortalama yüzde 95 düzeyinde gerçekleştiğini söyledi.

AB-Türkiye Odalar Forumu II Projesi Başlangıç Toplantısı'nda konuşan Altun, Türkiye Cumhuriyeti ile Avrupa Komisyonu arasında imzalanan 2009 yılı Finansman Anlaşması kapsamında hibe bileşeni için 2 milyon 520 bin avro, doğrudan hibe bileşeni için de 1 milyon 980 bin avro olmak üzere toplam 4,5 milyon avro tutarında bir bütçe tahsis edildiğini kaydetti.

İlk defa 2006 yılı Finansman Anlaşması kapsamında 2 milyon 250 bin avro bedelli 22 hibe projesinin başarıyla uygulanıp, tamamlandığını ifade eden Altun, ''Bu defa açılışında bulunduğumuz bu programın devamı niteliğindeki ikinci programda da yine doğrudan hibe ve hibe olmak üzere 2 ayrı bileşen bulunmaktadır. Bu amaçla Türkiye Cumhuriyeti ile Avrupa Komisyonu arasında imzalanan 2009 yılı Finansman Anlaşması altında hibe bileşeni için 2 milyon 520 bin avro, doğrudan hibe bileşeni için 1 milyon 980 bin avro olmak üzere toplam 4,5 milyon avro tutarında bir bütçe tahsis edildi'' diye konuştu.

-Arnaldo Abruzzini

EUROCHAMBRES Genel Sekreteri Arnaldo Abruzzini ise, etkili ve yararlı bir diyalog geliştirdiklerini ifade ederek, AB ve Türkiye arasında köklü bir ticari ilişki olduğunu vurguladı.
Birlikte katma değeri yüksek ve yeni hizmetler geliştireceklerine işaret eden Abruzzini, ''Aslında her şeyden önce karşılıklı anlayışı perçinleyeceğiz. AB ve Türkiye'de insanlar muhataplarını daha iyi tanıyacak'' dedi.

Türkiye'de birçok oda ve borsada İngilizce konuşabildiğine dikkati çeken Abruzzini, ''Ama bir çok Avrupalı Türkçe bilmiyor. Ancak eminim ki, bu iş köprüleri bu sorunun üstesinden gelmede yardımcı olacak'' diye konuştu.
 
-Erwan Marteil-

AB Türkiye Delegasyonu Birinci Müsteşarı Erwan Marteil de, AB ve Türkiye'nin birbirlerine giderek daha da yakınlaştığını ifade etti.
Marteil, Türkiye'nin AB için kilit bir ülke konumunda olduğunu belirterek, ''Müzakerelerin hız kazanması, her iki tarafında çıkarına olacaktır'' dedi.

​