TOBB - Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği

Türk sanayisinin geleceği açısından çok önemli bir adım


05.01.2011 / 



TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu’nun da katıldığı toplantı ile Sanayi ve Ticaret Bakanlığı tarafından kamuoyuna açıklanan Sanayi Strateji Belgesi ile ilgili olarak Bloomberg TV’ye değerlendirmelerde bulunan TOBB Yönetim Kurulu Üyesi Ender Yorgancılar, belgenin Türk sanayisinin geleceği açısından büyük önem taşıdığını belirtti. Yorgancılar, Sanayi Strateji Belgesi’ni başarılı bir çalışma olarak yorumladı.​​ ​
​TOBB Yönetim Kurulu Üyesi Ender Yorgancılar konuya ilişkin olarak şunları söyledi: “Öncelikle bu belge Türk sanayisinin geleceği açısından son derece önemli bir belge. Ben burada emeği geçenlere, hazırlanmasında tüm çalışanlara teşekkür ederek sözlerime başlamak istiyorum.Bildiğiniz gibi daha önce Türkiye’nin kalkınmasını Devlet Planlama Teşkilatı yapmaktaydı. 5’er yıllık süreler zarfında Türkiye’nin kalkınmasıyla ilgili planlamalar belirleniyordu, politikalar belirleniyordu ve bunlar yürürlüğe giriyordu. Ancak bugün 16 ilimizde faaliyete geçen kalkınma ajansları, bakanlıkların bugünkü açıklandığı gibi Sanayi Bakanlığımızın stratejisiyle ilgili açıklamış olduğu belgeler. Günün rekabet şartlarını ve dünyadaki ekonomik konjonktürün gelişmesine paralel olarak artık bundan önce yapılmış olan makro reformların mikro reformlarla desteklenmesinin bir örneğidir. Son derece güzel hazırlanmış, iyi ve başarılı bir çalışma olarak yorumluyorum.” -Günün şartlarına göre değişiklikler olabilecek  “Üzerinde çalışılması gereken, değişilmesi gereken günün şartlarına göre önemli değişiklikler olabilecek. Bunlar da zaman içerisinde ortaya çıkacak. Burada önemli olan; sanayi stratejisindeki hedefleri, faaliyetleri ve bu faaliyetlerin de performansa bağlı bir şekilde güçlü yönlerini, zayıf yönlerini fırsatlar ve tehditler olarak idare alanlarının önümüzdeki süre zarfında da yeni baştan değerlendirilmesi planlanmış. Bu son derece önemli. 72 eylem planı var burada. Bu 72 eylemde 6 önemli sektörümüzde birinci derecede uygulanıyor. Bunlar; otomotiv, makine, tekstil, giyim, gıda, içecek ve demir-çelik gibi sektörlerimiz. Bu sektörlerin de az önce de sizlerle paylaştığım gibi öncelikli amaçları, çalışma şartları, bu gelişen çalışma şartları içindeki acil müdahale edilmesi gereken noktalar. Bununla ilgili alınması gereken kararlar ve de ölçülebilir performanslarının değerlendirilmesi, bu çok önemliydi bizler açısından. Çünkü herkes birtakım şeyler yapıyor ama başarının tarifini hangi kritere göre ölçerek sonuca doğru ulaştığımızı Avrupa Birliği normlarında daha iyi bir rekabetçi hale geleceğimiz açısından son derece önemli ve güzel bir çalışma oldu.” -Ara eleman ve nitelikli eleman sıkıntısı “Bizim sanayimizin en büyük eksiği ara eleman ve nitelikli eleman. Sürekli olarak şikâyet ettiğimiz konu budur. Çünkü öğrenciler normal şartlarda üniversitelerde okuduklarında teorik bilgi olarak donanıyorlar ama pratikle teorinin bir türlü örtüştüğü ortam maalesef sağlanamıyor. Bu açıdan sadece büyük şirketlerin değil, küçük şirketlerimizin de bu yeni açıklanan Sanayi Stratejisiyle birlikte okul açmaları ve bununla ilgili devletimizin teşvik vermesi son derece olumlu bir adım.”  -Her OSB’ye meslek lisesi mecburiyeti “Burada yine bu Sanayi Stratejinde şöyle güzel bir nokta daha var. Biz bunu daha önce de dile getirmiştik. Her organize sanayi bölgesinde bir meslek lisesi yapılması mecburiyeti getirilecek. Bugün Türkiye’de organize sanayi bölgeleri son derece önemli. Avrupa Birliği’nde ve diğer bölgelerde bizim rekabet edebilme şansımızı artıracak olan planlı kalkınma, planlı sanayileşme açısından önemli yerlerdir bunlar. Dolayısıyla buralardaki açılacak olan endüstri meslek liselerinde okuyan talebelerin organize sanayi bölgelerindeki fabrikalarda stajını ve eğitimini sağlayabildiğimiz takdirde ara eleman ve nitelikli eleman bulmamız son derece kolay olacak.” -“KOBİ’lerin verimlilik ve yenilikçiliğe açık olması gerekir” “Türkiye’nin genel yapısına baktığınızda KOBİ’lerden oluşuyor. Dolayısıyla KOBİ’lerimizin birinci derecede kendilerini yetiştirmesi, geliştirmesi, dünya pazarlarında rekabetçi bir hale gelebilmesi için verimlilik ve yenilikçiliğe, girişimciliğe açık bir yapının içine dönüşmeleri gerekiyor. Burada orta ve yüksek teknolojili ürünler yapan sanayicilerimizin bunların ihracat içindeki paylarını artırmak birinci derecedeki önem haline geldi. Ancak düşük teknolojili üretim yapan, katma değeri yüksek ürünlere geçecek olan KOBİ’lerimize de bu Sanayi Stratejisinde bir destek var, bir amaç var. Dolayısıyla biz bu iki amacı gerçekleştirebildiğimiz takdirde bu iki sektörü, yani düşük teknolojili ve yüksek teknolojilerin de bir üst seviyeye geçmesi Türkiye’nin geleceği açısından son derece önemli olacak.” -İzmir’in durumu “İzmir’i genel olarak değerlendirdiğiniz zaman, İzmir bir Denizli gibi tekstilde veya Bursa gibi otomotivde kendisi yoğunlaşmış olan bir ilimiz değil. Bizdeki sanayi çok çeşitlendirilmiş ve değişik ürünler petro-kimya olsun, demir-çelik, gıda, tekstil, turizm gibi sektörlerde son derece önemli gelişmeler var. Bugün genel olarak baktığınızda İzmir Türkiye’nin ikinci önemli ihracatını yapmış olduğu ilimizdir. Dolayısıyla bunun yanı sıra devlete ödemiş olduğu vergilerde 4 verip 1 almaktadır. Bakın buradaki tablolara baktığınızda 2010 yılı itibariyle 21.333 katrilyon olan vergi ödememizin karşılığında aldığımız yatırım 5.1’dir. Sürekli olarak mukayese edildiğimiz Ankara, Kayseri, Konya, Gaziantep ve Denizli’nin İzmir’den çok daha çabuk ve iyi geliştiği şeklindeki değerlendirmelere maalesef katılmıyorum. Burada TÜİK’in açıklamış olduğu rakamlar bunun tam tersini söylemekte. İzmir’in vergiye katkı oranı, ödenmişlik oranı yüzde 88-90’lara yaklaşmaktadır. Dolayısıyla İzmir’in belirli birtakım eksiklikleri vardır, biz bunu biliyoruz. Türkiye’deki en çok göçü alan illerin başında gelmektedir İzmir. Dolayısıyla bu göç sonucu önemli bir şekilde bizim kentin yapısal bir dönüşüme ihtiyacı vardır. Ayrıca liman maalesef biliyorsunuz bir mahkeme sürecinde uzun bir süre özelleştirilmesi gerçekleşemedi. Alsancak Limanı artık yetersiz haldedir. Çandarlı Limanının bir an önce yapılması ve bunun devreye alınması, bir tersane projesi kentsel dönüşümle birlikte İzmir bugün Hükümetimize sağlamış olduğu vergi gelirlerini yatırım yapıldığı takdirde kat ve kat daha çok fazlasını verebilecek bir kapasiteye sahip olan ilimizdir.





Adınız Soyadınız
E-Posta Adresiniz
Kullanıcının E-Posta Adresi
Gönderenin Notu
Mesajınız Gönderilmiştir
İlginiz için teşekkür ederiz
ARAMA